~~Karabağ savaşında zafer destanı yazan Azerbaycan ordusu karşısında direnemeyen Ermenistan, sivil yerleşim yerlerine saldırarak terör estirmeye devam ediyor, masum sivilleri katletmekten çekinmiyor.
~~Karabağ savaşında zafer destanı yazan Azerbaycan ordusu karşısında direnemeyen Ermenistan, sivil yerleşim yerlerine saldırarak terör estirmeye devam ediyor, masum sivilleri katletmekten çekinmiyor.
Geçmişte çocuk, kadın ve yaşlı demeden hafızalardan silinmeyecek kanlı katliamlara imza atan Ermenistan bir kez daha terör devleti olduğunu ispatlıyor, zulüm saçan yüzünü gösteriyor. Mezarlık ziyaretinde bulunan ve gece uykusuna dalan Azerbaycanlı vatandaşları kalleşçe hedef alan Ermenistan insanlığa karşı kanlı suçlar işliyor, gece, gündüz demeden masum çocukları, küçücük melek bebekleri, kadınları, yaşlıları, gencleri, günahsız insanlarımızı vahşice katlediyor, sivillerimize ölüm yağdırıyor.
Evet, işgalci Ermenistan kalleşçe, alçakça vuruyor sivilleri, masum bebekleri, çocukları, her kesi, tıpkı Hocalı’da olduğu gibi...
Bugün Gence’de, Berde’de, Terter’de sivilleri katledenler, geçmişte Anadolu’da, Şamahı’da, Gökçay’da, Bakü’de aynısını yaptılar. Geçmişte ermeni katliamcılar anne karnındaki bebekleri süngülerle öldürüyordu. Batı'nın desteğiyle devletleşen bu çeteler şimdi ise ölüm saçan füzelerle uykularındaki bebekleri katlediyor… Batı dünyası dün olduğu gibi bugün de silahlandırdığı Ermenilerin günahsız bebeklere yönelik sistematik terörizmini görmezden geliyor.
Otuz yıla yakındır Azerbaycan’ın bir bölümünü koparıp ayırdılar canından. Ermeni güçleri işgal etti tarihi topraklarımızı, Karabağımızı… Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi bu haksız işgale son verilmesini ard arda aldığı, 822, 853, 874, 884 numaralı dört kararla Ermenistan ordusunun işgal ettiği topraklardan derhal, koşulsuz ve tam olarak çekilmesini istedi. İstedi de ne oldu? Kocaman bir hiç! Kağıt üzerinde kaldı alınan bütün bu kararlar. Kararlar bir yana ermeniler, bu arada hiç boş durmadılar.
Hocalı Katliamı başta olmak üzere işledikleri insanlık dışı uygulamalarını devam ettirdiler. Sonra da her zaman olduğu gibi meşveret masalar kuruldu... Güya işin barış görüşmeleri yoluyla halledilmesi için Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) bünyesinde, “Minsk Grubu” adlı bir oluşum da var. Kuruluşunun üzerinden 28 yıl geçen ve ABD, Rusya ve Fransa’nın eş başkanı olduğu bu grup bugüne kadar Azerbaycan’ın lehine bir çözüm üretemedi.
Her yıl “sözde Ermeni soykırımı” masalıyla Türkiyeyi köşeye sıkıştıran ABD, Fransa ve Batı ülkeleri Azerbaycan’ın %20’sini işgal altında tutan Ermenistan’a bugüne kadar neden ses çıkarmadılar? Neden bir laf söylemediler? Ses çıkarma bir yana, Minsk üçlüsü adıyla takoz olup anlaşmaları da engellediler. Ermeniler ve dünya Karabağ’ın bir Türk yurdu olduğunu, Karabağ’ın Azerbaycan olduğunu fevkalade biliyorlardı. Ancak çözmek işlerine gelmediği için 30 yıldır sürüncemede bırakıyorlardı.
Karabağ, Azerbaycan’ın en önemli gündem maddesi, en temel meselesi! Azerbaycan, haklı, doğru, meşru olarak, ötopraklarındaki işgalin sona ermesini istiyor. Azerbaycan yaklaşık 30 yıldır kan dökmeden topraklarını istedi. Birleşmiş Milletler, Karabağ Azerbaycan toprağıdır demesine rağmen işgale göz yumuldu. Ermenistan her fırsatta sivil Azerbaycan vatandaşlarını öldürmekten geri durmadı. Laf dinlemediler, söz dilemediler, anlamadılar, anlayamadılar, şımartılmaya, kudurmaya devam ettiler…
27 Eylül 2020’de Ermeni güçlerinin yeniden yerleşim yerlerine ve sivillerin üzerlerine ateş açması bardağı taşıran son damla oldu. Yeter artık dedik ve işgal altındaki Karabağ’ımızı, ata-baba topraklarımızı bu şer güçlerin ellerinden almak için büyük Vatan savaşına başlatık. Bizim savaşımız kutsal bir savaştır. Çünkü kendi topraklarımız uğrunda savaşıyoruz. İşgalci Ermenistan ordusunun Karabağ'dan def olmasını istiyoruz. Evlerimizde, köylerimizde, şehirlerimizde, kendi topraklarımızda huzurlu yaşamak istiyoruz.
Azerbaycan karşı taarruzunu başarıyla devam ettiriyor ve Muzaffer Ordumuz işgal altındaki topraklarımızı parça parça kurtarıyor. Bunun için neredeyse 30 yıl bekledik. 120'den fazla yerleşim yeri şehirler, kasapa ve köyler işgalcilerden kurtuldu. Azerbaycan bayrağı kurtarılmış şehirlerimizde ve köylerimizde dalgalanıyor. Bugün Azerbaycan askerleri ve subayları düşmana savaş alanında ders veriyor, düşmanı topraklarımızdan kovuyor. Kan döküyoruz, şehit veriyoruz. Ermenistan savaş alanında bize karşı duramıyor ve her zaman olduğu gibi yerleşim ve sivillerin üzerine füze yağdırıyor. Bu kalleş saldırılar sonucu 100'den fazla sivil hayatını kaybetti ve yaklaşık 420 kişi yaralandı.
Hiçbir ülke ve devlet yönetimi, topraklarının beşte birinin gasp edilmesini ve bir milyona yakın vatandaşının topraklarından ve evlerinden canları pahasına kaçmak zorunda bırakılmasını, kendi ülkesinin vatandaşlarına yönelik füze saldırılarını, katliamlarını kabul edemez. Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri’nin, terörle mücadele faaliyetlerinin artan azim ve kararlılıkla en son ermeni terörist etkisiz hale getirilinceye kadar devam edecektir. Karabağ, Azerbaycan'dır! Karabağ Azerbaycan'ın bölünmez parçasıdır!