Habersiz halkımız(neredeyse “halkım” diyecektim. Bazı siyasetçilerin, gerine gerine, “benim vatandaşım böyle istiyor!”, benim insanım şöyle düşünüyor!”dedikleri gibi.) İnsana sormazlar mı, bu “halkım”, “vatandaşım”, “insanım” dediğin senin tapulu malın mı ki, böyle konuşuyorsun!
Habersiz halkımız(neredeyse “halkım” diyecektim. Bazı siyasetçilerin, gerine gerine, “benim vatandaşım böyle istiyor!”, benim insanım şöyle düşünüyor!”dedikleri gibi.) İnsana sormazlar mı, bu “halkım”, “vatandaşım”, “insanım” dediğin senin tapulu malın mı ki, böyle konuşuyorsun!
Evet, Başbakan, Konya’da, toplu açılışlarda konuşurken, tıpkı bir bayrama geliyormuş gibi, bayramlıklarını giyinip tribünleri dolduran, ayakta Türk bayrakları, çeşitli flamalar sallıyan insanlara baktım da, üzüldüm.
Bir de, aralarında bazı bakanların, milletvekillerinin, bakanların çocuklarının, bir ileri gelenin baş danışmanının eniştesinin, bir bakanın kayın pederinin, bazı banka genel müdürlerinin; yani son operasyonda yakalananların ve yakınlarının kırıta kırıta oturdukları protokol koltuklarına baktım.
Bir yanda, aralarında ayın sonunu getiremiyen, asgari ücretle çalışan memur ve işçiler ve esnaf, o parayı da bulamıyan işsizler. Öbür yanda, kara para aktarma, altın kaçakçılığı ve rüşvet alıp-vermekle; evlerinde ayakkabı kutuları içinde 1.5 milyon doları saklamakla suçlananlar.
Kamuya ait yeşil alanları örüp işgal edenle ve kendilerinden hesap sorulamayanlar. Ülkeyi çıkarları uğruna dışarıdan getirilen oto cennetine çevirenler.
Kısacası Türkiye’yi, üretmeden tüketilen, kazanmadan harcanılan, tutumlu davranılmadan borçlananılan bir ekonomik cennete çevirenler.Evet, habersiz halkımız.
Tam bilinçlenseler bu insanların başımıza çorap örmelerine izin verirler miydi!Herkes sayın! Başbakanı elleri yırtarcasına alkışlıyor! Bayraklarını, flamalarını deli gibi sallıyor!Sayın! Başbakan ise (kısa bir süre önceki son operasyondan bilgilenmiş olmasına karşın) hiçbir şeyden bilgisi yokmuş gibi şu içi boş laflarla habersiz halkımızı yanıltmayı sürdürüyor.“…
İstedikleri kadar kirli ittifakların içine girsinler. Türkiye’de yetki artık milletindir.”Hangi miiletin? Ayaktaki habersiz milletin mi, yoksa protokol koltuklarında oturan milletin mi?
“…Arkasına karanlık odakları, çeteleri alanlar bu millete istikamet çizemezler.”Çizilen yönün milleti nereye getirdiği ortada.Başbakan, “kirli ittifaklar”, “karanlık odaklar, çeteler” sözleri ile “Gülen cemaati”ne dokundurmakta. Bu iki grubun birbirini yemesinden yaralanan halkımız yoksulluğun pençesinde kıvranırken , o protokolde saksı gibi dizilmiş başların ve onların himayelerindekiler sömürmeye devam etmekteler.
Avrupa ülkelerinde, bir mahkumun polisin elinden kaçması dahi ilgili bakanın istifa etmesini sağlıyor. İşte onurlu bir siyasetçinin yapacağı budur.
İSTİFA müessesesini kullanmak akıllarına gelmiyor.
DÜŞÜN bu MİLLETİN yakasından herkes işine gücüne baksın!