Gazetelerde şöyle bir haber çıktı:“AYETLİ TWEETAB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, hakkındaki iddialara Kuran-ı Kerim’den bir ayetle karşılık verdi.
Gazetelerde şöyle bir haber çıktı:“AYETLİ TWEETAB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, hakkındaki iddialara Kuran-ı Kerim’den bir ayetle karşılık verdi.
Bağış, Twitter hesabından’Hayırlı Cumalar’ dedikten sonra, Ali İmran Suresi 94’üncü Ayetindeki ‘Artık bundan sonra kim Allah’a karşı yalan uydurup iftira düzerse , işte onlar, zalim olanlardır’ ifadelerini paylaştı.
Değerli okuyucular şimdi bu haberde beni rahatsız eden bazı noktalar var, izninizle bunları sizlerle paylaşmak istiyorum.
Ab Bakanı ve Başmüzakereci, Egemen Bağış, Cuma günü, bir inanan olarak, kendisine bağlanmak isteyenleri, doğal olarak, “Hayırlı Cumalar” diyerek selamlıyabilir.
Bir kez, Türkiye’yi sarsan korkunç bir operasyondan gölgelenen Bay Egemen Bağış’ın ilk sözleri, “Ben rahatım,” olmamalıydı.
Sanki, diğer arkadaşlarına, “ben yakamı kurtardım, siz kendi derdinize yanın!,”dermiş gibi.Sonra, Bay Bağış, laik Türkiye Cumhuriyetinin bir bakanı.
Ona yakışan, kendini savunmak için ayetlerden mi medet umuyor! İlk aklıma gelen, Türk Ceza ve Ceza Usulü yasalarına baş vurabilirdi.. Bunlar varken ayetlere başvurmak nereden çıktı. Kuran-ı Kerim surelerini meydana getiren ayetler, kutsal ve saygıdeğerdir.
Her taş yerinde ağırdır. Her yerde öyle çat –pat ayete başvurulmaz.Son olarak. Bay Egemen Bağış beni bağışlasın ama bu ayetin buradaki anlamını ben anlamadım.“Allah’a karşı yalan uydurup iftira” düzenler gayet tabii zalimdirler. Halim(doğru kimse) olacak değildirler ya. Bunu bilmek için ille de ayete mi başvurmak gerek.
Evet, Türkiye Cumhuriyetinin ayetçi Bakanı ve A.B. Başmüzakerecisi artık pek “rahat” olmadığı anlaşılan bay Egemen Bağış’a ilişkin bu haberi okuyunca bunları düşündüm ve düşüncelerimi sizlerle paylaşıyım dedim.
