Halaçoğlu: 'Parlamento kararları skandaldır!'

Belçika Türk Platformu tarafından Brüksel’de organize edilen konferans’ta bir konuşma yapan Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof.Dr. Yusuf Halaçoğlu; "Parlamentoların almış oldukları bu kararların hiçbir huk

Belçika Türk Platformu tarafından Brüksel’de organize edilen konferans’ta bir konuşma yapan Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof.Dr. Yusuf Halaçoğlu; "Parlamentoların almış oldukları bu kararların hiçbir hukuki yaptırımı yoktur. Bu kararlar birer skandaldır" dedi. Belçika Türk İslam Diyant Vakfı Konferans Salonu´nda yapılan konferansa, Büyükelçi Fuat Tanlay, Başkonsolos Mehmet Özyıldız, konsolos Hasan Solak, Muavin konsolos Selen Evcit, Diyanet Müşaviri Ömer faruk Turan, Basın Müşaviri Yusuf Seki, Askeri Ateşe Haluk Yıldızdan, Brüksel’in çeşitli bölgelerinde bulunan meclis üyeleri Havva Ardıçlık, Mustafa Öztürk, Halis Kökten, Nebahat Acar, Mahinur Özdemir, Belçika Avrupalı Türk Demokratlar Birliği Başkanı Eşref Yağcıoğlu, Türk Platform Onursal Başkanı Rıza Özden, EYAD Başkanı Metin Edeer, BADD Başkanı İsmail Sönmez, MONS ADD Başkanı İrfan Öztoprak, BTSF Başkanı Hüseyin Dönmez, Belçika Türk Federasyon Başkanı Zeki Yarol, Diyanet Vakfı Sekreteri Ali Gün, Irak Türkmenleri Avrupa Temsilcisi Hassan Aydınlı, Türk Koordinasyon Kurulu eski Başkanı Enver Arslan, Kültür Sanat Vakfı Başkanı Ali Bağseven, Yeni Haber Koordinatörü Yusuf Çınal, Beltürk Koordinatörü Mahir Pala, Belçikahaber Halkla İlişkiler Müdiresi Zerrin Aydın, Beltürk Genel yayın Yönetmeni Şerife Özdemir ve kalabalık bir davetli topluluğu katıldı. Sinevizyon eşliğinde konferansa başlayan Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu yaptığı iki saatlik konuşmasında önemli mesajlar verdi. Konuşmasına gelişinde yaşanan ve yazılan bazı olumsuz şeyleri duyduğunu buna üzüldüğünü ifade ederek, sözlerine şu şekilde başladı: "Öğrendiğim kadarı ile bazı kesimler bizim buraya gelmemizden rahatsızlık duymuşlar. Ben bir bilim adamıyım ve insanları bilgilendirmek için geldim. Beni dinlemeden önyargılarla benden rahatsız olanları anlayamadım. Ne söyleyeceklerimi dinlemeden nasıl benim hakkımda önyargılı olabildiler anlamak mümkün değil. Medeni insanlar bilimden ilimden korkmazlar. Ben devlet adamı değil, bilim adamıyım. Biz kurum olarak bilimsel incelemeler yapıyoruz. Bizler karar verenler değiliz. Kararı ancak hukukçular verir. Bana İsviçre´de yaptığım bir konuşmadan dolayı 'Irkçılık' suçlamasında bulundular. Bunlar doğru değil. Neden ırkçılık yapayım ki? tarihte olanları kimlerin yaptığını söylüyorum. Ben hiç bir zaman 'Ermeniler' diye bir kelime kullanmıyorum. Ben hep ‘Taşnak, Hınçak ve Ermeni Komitacıları´ tabirlerini kullanıyorum" dedi. Halaçoğlu daha sonra, Osmanlı dönemindeki savaş ve çatışmaları o günkü Rusya, Almanya, İngiltere, Fransa, Amerika gibi devlet arşivlerinden edindikleri belgelerle konuşmasını yaptı. Bu konu hakkında daha gerçekçi konuşabilmek için o yıllardaki şartları çok iyi irdelememiz lazım. Benim anlatacaklarım tamamen arşivlere dayalı bilgilerdir. O gün işgalci devletler Osmanlı’nın topraklarını parçalamayı ve paylaşmayı istemekteler. Herkes bir bölgeye sahip olmaya çalışmaktaydı. Bu arada Rusya ve Fransızların destekledikleri Ermeni Komitacılar’da ‘Büyük Ermenistan’ hayaliyle kışkırtılmaşlardır. Osmanlı ordusu bir kaç cephede savaşmakta. İsyan çıkaran Ermeni komitecilerin saldırıları ve isyanları dalga dalga yayılıyordu. Osmanlı böylesi bir durumda Tehcir kararı alarak Ermeni vatandaşların güvenliğini sağlamaya çalışıyordu. Bu konuda gerek askeriş gerekse sağlık tedbirleri almaktaydı. Osmanlı bu konuda da büyük bütçeler ayırdı. O dönemlerde Osmanlı topraklarında yaşayan Ermeniler için arşivlerde çeşitli rakamlar ifade ediliyor. Bu rakamlar da 1 milyon 600 veya 800 bin ifadeleri kullanılmakta. Osmanlı topraklarında yaşayan Ermenilerin sağlık nedenleri veya tehcir esnasında eşkiya çetelerinin saldırıları neticesinde yaşamlarını yitirenler olmuştur. Eşkiyalar ise tesbit edilerek mahkemelerde yargılanarak, idam edilmişlerdir. Birilerinin bu gün ileri sürdükleri gibi 1.5 milyon ermeni soykırıma uğramamıştır. Savaş ortamında ölenler elbette olmuştur. Bu ortamda yüzbinlerce müslümanda yaşamını kaybetmiştir" dedi. Halaçoğlu, konuşmasının sonunda " Parlamentoların aldıkları bu kararların hiç bir yaptırımı yoktur. Hukuki kararlar değildir. Parlamentolar hukuka ve bilime müdahale etmekteler. Bu kararlar birer skandaldır. Türkiye’yi köşeye sıkıştırabilmek için bu kararları ellerinde bir siyasi kart gibi kullananlar vardır. Bu kararlar tarihi ve hukuki bir anlamı olmayan siyasi kararlardır. Bu kararlarla Türkiye’yi her fırsat’ta köşeye sıkıştırmak isteyenler şunu bilmelilerdir ki, Türkiye güçlü bir devlet, Türk milleti büyük bir millettir. Hrant Dink’in öldürülmesi Türkiye’ye zarar vermiştir. Dink’i yakından tanıdım konuştuk. Bizlerle daima istişare ederdi. Biz hiç bir etkide kalmadan bilimsel çalışmalarımıza devam ediyoruz" dedi. Halaçoğlu daha sonra sorulan sorulara cevaplar vererek konferansını tamamladı.