ÜZGÜNÜZ! ARALIK SAYIMIZI ÇIKARTAMIYORUZ / Celil Gündoğdu

Üzgünüz Aralık sayımızı ekonomik nedenlerden dolayı çıkaramıyoruz.

Sayın okurlar,

Üzgünüz Aralık sayımızı ekonomik nedenlerden dolayı çıkaramıyoruz.

Takdir edersiniz ki, Türkçe yayınlanan aylık Belçika Haber be. Dergimizi 8 yıldan beri çıkarmaktayız. www.belcikahaber.be internet sitemizden ise, 9 yıldan beri sizlere haber yapmaktayız.

Dergimizi 56 sayı çıkarırken, sitemizi 9 yılda 8 milyon 257 bin takipçisi oldu. Tüm bu başarıları tek başımıza alırken, hiç bir karşılık almayan fedekar yazar ve sponsorlarımızın katkılarıyla bugünlere geldik. Ne Belçika Hükümeti nede Türkiye Cumhuriyetinden herhangi bir  destek almadık.

Sponsor firma ve cuzi sayıdaki abonelerimizle ayakta kaldık. Yalnız başımıza geceli gündüzlü çalışmalarımızı sürdürerek, Belçika Türk toplumunu hem bilgilendirdik, hem de çalışmalarını ve etkinliklerini tarihe not düştük. Belçika’da toplam 230 bin Türk toplumu yaşamakta. Bu toplumun içinde irili ufaklı yüzlerce dernek var. Ancak abone sayımız en fazla 120’de kaldı.

Toplumumuzun ortak dil ve kültürünün sembolü olan Türkçe dili ile yayınlarımızı sürdürdük.

Dergimizi Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Şimdiki Cumhurbaşkanı o dönemde Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, şimdiki Başbakan o dönemde Dışişleri Bakanı Davutoğlu başta olmak üzere onlarca bakana ve onlarca milletvekiline takdim ettik. Onlarda “çok güzel, harika yayınınızda başarılar diliyoruz”un ötesinde her hangi bir destek görmedik.

Türk toplumuna hizmet vermek ve Türkçemizi yaşatma adına verdiğimiz mücadelede hep yalnız kaldık. Belçika Türk toplumuna sürekli yayın yapan Belçika Haber be. Dergisi yanında Binfikir ve Yeni Haber gazeteleride bizlerin çektiği sıkıntıları çekmekte. Onlarında ne zor şartlarda yayın yaptıklarına şahitiz.

Medya çok önemlidir. Hele Belçika geneline hitap eden Türkçe yayın yapan medya dahada önemlidir. Çünkü bu medya toplumumuzun bağrından çıkan ve hergün oların acı ve mutluluklarını paylaşan medyadır.

Bizleri kaderimizle başbaşa bırakmak isteyen çevrelere inat ayakta kalmaya azmettik. Ancak Biz geleceğimiz canımız mesaimiz her şeyimizi ortaya koyarken resmi kurum ve kuruluşlardan gereken destek ve ilgiyi ne yazık ki görmemekteyiz. Her fırsatta AB’ye gelen AB’den sorumlu Bakanlar, Yurtdışı Türkler Başkanlığı her seferinde bize iletiler gödererek, haberlerine davet ederek bizlere bol bol reklamlarını yaptırmaktalar.

Bu kuruluşlar ve resmi kuruluş temsilcileri bizleri bir araya alarak sorunlarımızı ne yazık ki sormadılar. Bir iki defa Başbakan Arınç’ın Yurtdışı medya sorunları toplantısı ise şova dönüştürüldü. Bizlerin sorunlarından ziyade bol bol AA ve TRT’nin reklamı yapıldı. Basın Müşavirlerimiz ise farklı misyon peşinde asıl sorunları bırakarak, istisnai konularla meslekdaşlarımızı ihmal ettiler.

Artan maliyetler, düşen sponsorluk gelirleri bizleri köşeye sıkıştırdı. Bunların üzerine bazı çevrelerin psikolojik baskılarıyla Türkçe yayın yapan medya tamamen kaderiyle başbaşa bırakılmakta. Bizim haberimiz resmimiz neden çıkmadı? diye bizleri sorgulayanlar, sizler için bizler ne yapabiliriz ne gibi katkılarda bulunabiliriz sorularını hiç bir meslekdaşımıza sormamaktalar.

Unutulmamalıdır ki toplumlar özgür medyaları ile gelişirler. Yerel medya’ya destek olmaktan kaçınanarak mazeretler üretmesi, Brüksel’de çok lüks binalarda temsilcilikler açması medya konusunda samimi olmadıklarını ortaya koymaktadır.

İlgililerin derhal bu konuda bir çalışma yapmaları gerekir. Bizler toplumsal sorumluluğumuzu gücümüz oranında yapar ve yansıtırız. Bizlerin sesine kulak vermeyenler, toplumun sesine kulak vermeyenler olarak anılırlar. Bu yetkililer, elimizde olmayan nedenlerden dolayı yayınları durdurma konusundaki kararlarımızın sorumluluklarına ortak olacaklardır.

Vatan, Millet, Cumhuriyet ve Türkçe gibi değerlerimizle birliğimizi amaç edinerek, yayın yapmaktayız. Vatan, Millet, Cumhuriyet ve Türkçe gibi değerlerimizi farklı platformlarda da olsa savunma ve korumaya azimli olduğumuzuda belirtiriz. Tüm imkanlarımızı zorlayarak, ayakta kalmaya devam etmeye çalışacağız. Ancak bizleri aşan konularda da vicdani rahatlıkla mücadelemizi sitemizle de olsa sürdüreceğiz.

Buradan Resmi kurumlara, Sivil Toplum Kuruluş temsilcilerimize ve vatandaşlarımıza seslenmek istiyorum. Medyamız sizlerin sesidir. Medyamıza sahip çıkmak onlara destek olmak toplumsal sorumluluğumuzun gereğidir aynı zamanda.

Sizler medyamıza ne kadar güç katarsanız. Medya’mızda sizin sesini aynı güçle yansıtır.

Saygılarımla...