ORHAN VELİ FARKLI YÖNLERİYLE TANITILDI

Europalia Edebiyat Etkinlikleri kapsamında Brüksel’de düzenlenen bir panelde Türk şiirinin önemli isimlerinden Orhan Veli farklı yönleri ile  anlatıldı.

Europalia Edebiyat Etkinlikleri kapsamında Brüksel’de düzenlenen bir panelde Türk şiirinin önemli isimlerinden Orhan Veli farklı yönleri ile  anlatıldı.

Yunus Emre Enstitüsü tarafından düzenlenen ve  Brüksel Yunus Emre Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinlikte konuşan Şair Yayıncı Adnan Özer ve Edebiyat Araştırmacısı Haluk Oral “Orhan Veli’nin yeterince ve doğru tanınmadığı”nı söylediler.
Orhan Veli'nin şiirini bir dönemselleştirmeyle ‘Garip'-Öncesi Orhan Veli Şiiri; ‘Garip' Dönemi Şiiri ve ‘Garip'-Sonrası Şiiri! Olarak üç dönemde incelenmesi gerektiğini belirten konuşmacılar  Orhan Veli'nin üzerinde özellikle durulması gereken döneminin, ‘Garip'- Sonrası üçüncü dönemi olduğunu belirttiler.
Orhan Veli şiirinin ‘Garip' ya da ‘Birinci Yeni' dönemi ile öne çıkarılması, Orhan Veli şiirinin ‘Cımbızlı Şiir', ‘Zilli Şiir' gibi şiirlerle aynileştirilmesinin, onun adına  büyük talihsizlik ve haksızlık olduğunu vurgulayan konuşmacılar Orhan Veli’nin  asıl büyük şiir yeteneğini ortaya koyduğu ‘Garip'-Sonrası üçüncü dönemin üzerinde durdular.

Haluk Oral 15 yıldır üzerinde çalıştığı ve  incelediği arşiv malzemelerinden, eline geçen belgelerden ve tanıştığı kişilerden edindiklerini bir araya getirilerek oluşturduğu “Edebiyat tarihi bağlamında, bugüne değin hiçbir Türk şairi ya da yazarı için yapılmamış bir ‘mikro tarih' çalışması!”  olan “Bir Roman Kahramanı: Orhan Veli” kitabından bölümler de okuyarak panele farklı bir boyut kattı.

Türk şiirinde çığır açan şairin 36 yıl süren hayatının hiç bilinmeyen, az bilinen, ama daha da önemlisi yanlış bilinen dönemlerini kitabında yazdığını vurgulayan Haluk Oral “Yalnız Orhan Veli’yi değil, çevresindeki önemli kültür insanlarını da birbirinden ilginç mektuplar ve fotoğraflarla canlandıran sürprizlerle dolu” bir kitap yayınladığını belirtti.

Şair ve Yayıncı Adnan Özer ise çok zor koşullarda yaşam ve yazma savaşı veren Orhan Veli’nin yaşadığı dönemde kendisine büyük haksızlık edildiğini belirtti ve “ne muhafazakarlar ne de sosyalistler kendisini kabul etti. Sol kesim yeterince toplumcu olmadığını düşünüyordu” dedi.

Orhan Veli şiirin şiirde fazlalıkları atarak şiiri sadece söze indiren arı bir şiir olduğunu belirten Özer “halkın konuşma dilini şiire dönüştürdüğü için halk da onu anladı ve sevdi. Kitapları en çok satan şiir kitapları arasında” dedi. Özer, Orhan Veli’yi “Türk şiirinin şeyhi” olarak nitelendirdi.

Adnan Özer Orhan Veli’nin örnek alınması gereken bir Türk demokratı olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirterek “aynı düşünmedikleri halde Nazım Hikmet ile de Yahya Kemal Beyatlı ile de karşılıklı saygıya dayanan bir diyalogları vardı” dedi. Orhan Veli’nin sergilediği tutuma günümüz Türkiye’sinde gereksinim olduğunu belirtti.

Orhan Veli’nin Fransız şairlerinden esinlendiği iddialarının ise hiçbir dayanağı olmadığını söylen Özer bu konudaki iddiaları araştırdığını 5-6 kitap ile karşılaştırma yaptığını ifade etti. Haluk Oral da konuda “bana bir dize gösteremezsiniz. Fransızca bilmesine ve Fransız şiirini okumuş olmasına karşın kesinlikle hiçbir alıntı bulamazsını” diyerek tepki gösterdi.

Haluk Oral Oğuz Atay’ın “Tutunamayanlar” kitabından Orhan Veli’ye de yer verdiğini ve onun bir hikayesindeki “Bu dünyanın dışında yaşayanlar” betimlemesini aldığını hatırlattı. Oral Orhan Veli’nin “Dunyanın dışında yaşayanlar” adında bir roman yazmayı düşündüğünü, hatta askerlik yaparken kapak taslağını bile yaptığını ancak yaşam koşulları nedeiyle buna fırsat bulamadığını ifade etti. Oral “Orhan Veli’nin yaşamı  yazamadığı romanı oldu, kendisi de bu romanın kahramanı” şeklinde konuştu.

Oral “Orhan Veli’nin hiçbir Batılı ya da yerli yazar ya da şiire benzetilemeyecek kendine özgü bir şair olduğunu” vurguladı.

http://www.binfikir.be/news/138/ARTICLE/10043/2015-11-19.html