Belçikaâda garip şeyler olmaya başladı. Belçikaâda uyum hususunda en dikkatli ve en olumlu çalışma ve etkinliklerde bulunan Türklere yönelik sistemli bir saldırı kampanya başlatılmış durumda.
Belçikaâda garip şeyler olmaya başladı. Belçikaâda uyum hususunda en dikkatli ve en olumlu çalışma ve etkinliklerde bulunan Türklere yönelik sistemli bir saldırı kampanya başlatılmış durumda. Belçikaânın barış ortamını sabote etmeye yönelik tüm bu olumsuz saldırıların art niyetli olduğunu düşünüyor, gerek Türklerin gerekse Belçikaâlı dostların bu gibi konularda hassasiyetlerini korumaları ve barış ortamına katkıda bulunmaları gerekir. Marjinal grupların Türkiye Büyükelçisi Sayın Fuat Tanlayâın şahsında tüm Türkiye ve Türklere yönelik kabul edilemez sözlü saldırıları haddi aşmıştır. Kendilerini Belçika yöneticilerinin üstünde görenlerin Sayın Tanlayâın 'istenmeyen diplomat' ilan edilmesi talimatını verme cüretinde bulunabilmekteler. Belçika Hükümeti tüm kurumlarıyla kimin ne yaptığını çok iyi bilmekte. Birileri hiç bir diplomatik statüye sahip olmadan, diplomatik konularda Belçika âya akıl vermesine gerek yok. Bir dernek temsilcisi statüsüyle diplomasi gibi çok önemli konularda söz söylemesi ancak art niyettir. Kendi egolarını tatmin etmeye yönelik yapılan bu sözlü saldırılar haddi aşmaktır. Birileri bu konularda daha dikkatli davranarak, barış ortamına gölge düşürmemeli. Belçikaâda yaşayan Türkleri hedef göstermek, onları tahrik etmek barış ortamına zarar verir. Şiddeti kim yaparsa yapsın yanlıştır. Bir kaç gencin olayını tüm Türklere mal ederek, ortamı bulandırmak isteyenlerin asıl hedefleri Belçika-Türk kardeşlik ortamı ve barışını sabote etmektir. Bazı sitelerde sistemli olarak başlatılan bu tür sözlü ve yazılı saldırılar herkese zarar verebilecek sonuçları doğurabilir. Kendilerini Türk olarak hissetmeyenlerin Türkçeâyi kullanarak Türklere saldırması da son derece düşündürücüdür. Biz Belçikaâda barışın, kardeşliğin insanlara huzur vereceğini, saldırı ve art niyet taşımayan düşüncelerin Belçika kültürüne zenginlik katacağını bildiğimiz için bu konudaki hassasiyetimizi dile getiriyoruz. Türk toplumunu bölmeye yönelik, Kürt, Süryani, Ermeni gibi ifadeler insanları gruplandırmanın birlik ve beraberlikten yana olduğunu ifade edenlere yakışmadığını hatırlatmak isteriz. Türk toplumu Kürdüyle, Türküyle, Ermenisi, Süryanisi ile birlik içinde yaşayan bir toplumdur. Birilerinin ille de ayrıma yönelik ifadelerinin art niyet taşıdığını düşünüyoruz. Her fırsatta âSözde Ermeni Soykırımıânı gündeme getirerek baskı aracı olarak kullananların, haritalarla Güneydoğuâyu Kürdistan diye adlandıranların iyi niyetli olduklarını nasıl düşünebiliriz? Bizler Belçikaânın birlik ve beraberliğine gölge düşürecek davranışlara şiddetle karşı olduğumuz gibi, ülkemiz Türkiyeânin de birlik ve beraberliği noktasında da bir o kadar hassasız. Kendi kültürel varlığımız ve kültürel terbiyemizle bu gün Belçika ve Avrupaânın diğer ülkelerinde bulunan milyonlarca insanımızla 40 yılı aşkın olarak Avrupalı dostlarımızla kardeş olmuş, barış ortamında yaşamaktayız. İnsanlarımızın büyük bir bölümü de bulundukları ülke vatandaşlıklarını alarak sistemde önemli yerlerde hizmet vermekteler. Yaptıkları çalışmalarla da bulundukları ülkelere ve ülke halklarına karşı samimiyetlerinide fazlasıyla ispatlamışlardır. Marjinal anlayış ve davranışların ülke halkları ve yararlarını sabote etmekten öteye hiç bir anlam taşımadığıda açık bir gerçektir. Barıştan ve hoşgörüden yana olanların, art niyetli sözleri ancak su yüzündeki yazı olarak dağılır gider. Kalıcı olan barış ve kardeşliğe atılan samimi imzalardır... Saygılarımızla