Talat Paşaâya ait olduğunu söylediği mektup sahte çıktı.
Talat Paşaâya ait olduğunu söylediği mektup sahte çıktı. Boğaziçi Ãniversitesi öğretim üyesi Prof. Zafer Toprak, "Bu mektup tamamen uydurmadır. Bu mektubun ne üslubu, ne dili, ne de muhtevası Osmanlı yazışma sistemine uygun değildir" dedi. ÃNLà İngiliz gazeteci Robert Fiskâin önceki gün The Independent gazetesinde yayımlanan yazısında Ermeni soykırımının kanıtı olarak sunduğu mektubun sahte olduğu ortaya çıktı. Boğaziçi Ãniversitesi öğretim üyesi Prof. Zafer Toprak, Robert Fisk gibi iyi bir gazetecinin meseleyi politize etmesine bir anlam veremediğini belirterek, yazıda yer alan mektubun tamamen uydurma olduğunu söyledi. Prof. Toprak şunları söyledi: "1915 Ermeni Tehciri sırasında katliamlar olduğunu kimse inkár etmiyor. Ama bu mektup, Osmanlı yazışma sisteminin hiçbir niteliğine uymamaktadır. Bu mektubun ne üslûbu, ne dili, ne de muhtevası Osmanlı yazışma sistemine uygun değildir. Kaldı ki, hangi devlet arşivinde böyle bir belge bırakır ki? Alman arşivlerinde, Yahudi soykırımı için böyle bir belge bulunabilir mi? Bir ülkenin başbakanı böyle bir mektup yazar mı? Osmanlı devlet terbiyesi ile bu mektubun hiçbir ilgisi yoktur. Yazıda ayrıca birtakım fotoğraflara ilişkin bilgiler yer alıyor. O fotoğrafları ben de gördüm. O fotoğraflarda yer alan vagonların üzerindeki ay-yıldıza dikkatle bakarsanız, bunun Cumhuriyet döneminde kullanılan bayraklar olduğunu görürsünüz." Robert Fisk, önceki gün The Independentâda yayımlanan makalesinde, Talat Paşaânın 15 Eylül 1915âte Halep Valisiâne gönderdiği şifreli telgrafta, "(İttihat ve Terakki Cemiyeti)... Türkiyeâde yaşayan bütün Ermenilerin tamamen imhasına karar vermiştir. Bu karara karşı çıkanlar imparatorluğun resmi memurları olarak kalamazlar. Ne kadar canice olursa olsun onların (Ermenilerin) varlığına tamamen son verilmelidir. ne yaş, ne cinsiyet, ne de vicdani mülahazalara önem verilmemelidir" dediğini iddia etmişti. KİMSE CİDDİYE ALMADI Türk Tarih Kurumu Ermeni Araştırmaları Merkezi Başkanı Prof. Hikmet Ãzdemir ise söz konusu mektubun ilk kez Aram Andonianâın Naim Beyâin hatıralarından yola çıkarak yazdığı "The Memoirs of Naim Bey: Turkish Offical Documents Relating to the Deportations and Masssacres of Armenians - Naim Beyâin Hatıraları, Ermeni Tehciri ve Katliamlarına İlişkin Türk Resmi Belgeleri, Londra, 1920) kitabında yer aldığını hatırlattı. Söz konusu kitapta yer alan telgrafın Talat Paşaânın katili Tayleryan yargılanırken delil olarak kullanılmak istendiğini belirten Prof. Ãzdemir, bu belgelerin sahte olduğunun ortaya konulduğunu ve bunun için mahkeme tarafından kanıt olarak kabul edilmediğini söyledi. Osmanlı arşivini en iyi bilen isimlerden birisi olan Boğaziçi Ãniversitesi öğretim üyesi Prof. Selim Deringil de, Andonianâın kitabında yer alan telgrafların sahte olduğunu aklı başında Ermeni tarihçilerin de kabul ettiğini ifade etti. Kendisinin Robert Fiskâin yazısını İngilizce orijinalinden okuduğunu belirten Prof. Deringil, "1915âte yaşananları inkár etmek mümkün değil. Talat Paşa aklından böyle şeyler geçirmiş olabilir, hatta bunları özel konuşmalarında seslendirmiş de olabilir ama bunu resmi vesika haline getirecek kadar budala birisi değildi" dedi. Yazıda yer alan fotoğraflara da değinen Prof. Deringil, "Benzer fotoğraflar Türk tarafı için de bulunabilir. Bu tür yazı ve fotoğraflar işi hallaç pamuğuna çeviriyor" diye konuştu. Söz konusu beş telgrafın sahte olduğunun kanıtlandığına dair bilgiler, Hollandalı tarihçi Prof. Erich Zürcher (Turkey: A Modern History) ile İngiliz yazar Andrew Mango (Turks and Kurds) tarafından da dile getirilmişti. İngiliz Dışişleri Bakanlığı da bu belgeleri ciddiye almamıştı.