'Demokratik Tepkilerimiz Yasal Olmalı/ Celil Gündoğdu

Sevgili okurlar, Ülkemizde yaşanan sıcak gelişmelerin sıcaklığı ve hassasiyeti tüm Avrupa'da bulunan insanlarımızıda etkiledi.

Sevgili okurlar, Ülkemizde yaşanan sıcak gelişmelerin sıcaklığı ve hassasiyeti tüm Avrupa'da bulunan insanlarımızıda etkiledi. Gelen şehid haberlerinin ardından Türkiye ayakta. Türkiye'de Asker alınan tezkere kararı sonrası teyakkuz durumuna geçmiş, hükümet ise dünya kamuoyunu etkileyebilmek için siyasi atakta. Ülkemizde bu durumlar sıcaklığını korurken Avrupa'da yaşayan insanlarımız ve özellikle şehit yakınlarında ise öfke hakim. Türk toplumunun hassasiyetlerini bilemeyen Avrupalılar ise şaşkın. Bakınız daha dün Avrupa'nın başkenti Brüksel'de bir grup genç ferdi bir gösteriyi gerçekleştirdi. Önce masum bir şekilde başlayan yürüyüş daha sonra genişleyerek önü alınamaz bir gösteriye dönüşmüş, bunun akabinde de istenmeyen olaylar yaşanmıştır. Bazen insanlar duygularını frenlemekte güçlük çekerler o anki psikolojik durumu çok iyi değerlendirmeye çalışan art niyetliler her zaman vardır. İşte tam bu zamanda ortaya çıkan bu artniyetliler, dumanlı havadan istifade ederek, toplumu yanlış yönlendirebilmekteler. İnsanların haklı olduğu bir dava olumsuz gelişmeler neticesi haksız bir duruma neden olabiliyor. Bu gibi konularda gerek toplumun öncülüğünü yapan sivil toplum kuruluşları, gerekse siyasiler hemen devreye girerek, oluşabilecek toplumsal olumsuzlukların önünü almalılar. Ortam ve yığınlar sahipsiz kalınca bundan da elbette marjinal gruplar istifade etmekteler. Türk toplumunun hassasiyetini iyi anlayabilecek kuruluşlar ve resmi yetkililer kontrolu sağlamalılar. Yasal ve doğal tepkilerle toplumun başkaları tarafından art niyetle kullanılması anında müdahalelerle engellenebilinir. Son olaylarda ne yazık ki sivil toplum kuruluşları hareket etmemiş, yasal iznler alınarak toplumsal tepkiye önderlik etmemişlerdir. Yönetici kurumlar izinli gösteri yapacak muhatap bulamayınca da haklı olarak bu tür gösterilere müdahale edeceklerdir. Bizler Anadolu hoşgörüsü ve medeniyetini yaşamış bir milletiz. Tepkilerimiz son derece medeni ve yasal olmalıdır. Belçika'nın ve tüm Avrupa'nın huzurunu kaçıracak aşırı davranışlardan uzak durmalıyız. Haklı bir konuyu haksız davranışlarla ifade etmek insanların kendileriyle, söylemleri ve eylemleriyle çelişir. !Art niyetli kurtlar puslu havayı sever' atasözümüzü unutmamalıyız. Ellerimize bayrakları alıp uluorta ferdi davranışlar hem milletimize, hem devletimize hem de şehitlerimize karşı saygısızca davranışlardır. Bizler hakkımızı en iyi bir şekilde yasal ve medeni kurallar çerçevesinde aramalıyız. Bu bizlerin en tabii hakkı olduğu içinde yasal engeller söz konusu değildir. Bizler davamızı anlatıp düşüncemizi özgürce ifade ederken bizimle birlikte yaşayan diğer insanların huzur ve barış özgürlüklüğüne karşı da son derece saygılı olmalıyız. Bu konuda başta Belçika olmak üzere Avrupa genelinde bulunan basın mensuplarımıza, sivil toplum kuruluşlarımıza ve halkımıza son derece önemli görevler düşmekte. Ne kadar haklı olsakda başkalarının huzurunu barışını sabote edebilecek davranışlardan uzak olduk, bundan sonra da uzak olmaya çalışacağız. Barış ve huzur bizlere her zaman lazımdır. Bu anlayıştan yola çıkarak ferdi ve marjinal gösterilerden uzak yasal zeminlerdeki gösterilerde medenice demokratik tepkilerimizi dile getirmeliyiz. Otorite boşluğunda cirit atacak olan artniyetlilere karşı demokratik otoriteyi elde tutmak basiretli bir şekilde davranmak verilecek mesajda büyük kazanım olacaktır. Huzurumuzun teminatı olan güvenlik güçlerini ve toplumumuzu zor duruma düşürecek davranışlardan acilen kaçınılmalı. Barış, huzur ve sevgi dolu bir Belçika mutlu yarınlarımızda bizlere her zaman teminat olmalı. Bu konuda da bizler üzerimize düşen sorumluluk duygularını eniyi bir şekilde ifade etmeliyiz. İtidal toplumsal huzurun en güzel sigortasıdır. İtidalimizi elimizden bırakmamalıyız... Saygılarımla...