Siz bu yazıyı okuduğunuzda ben Belçika´da olacağım. Belçika´da Türklere Atatürk´ü anlatmak üzere...
Siz bu yazıyı okuduğunuzda ben Belçika´da olacağım. Belçika´da Türklere Atatürk´ü anlatmak üzere... Ne mi anlatacağım... Benim konum Mustafa değil... Mustafa Kemal ve Atatürk... Kargaları kovalaması, öğretmeninden dayak yemesi ile ilgili değilim. Anlatmaya okuduğu kitaplardan başlıyorum. Okuduğu kitapların sayısı ve okuma yöntemi... Anıtkabir Derneği Yayınları´nın birincisi olarak çıkan, 24 ciltten oluşan âAtatürk´ün Okuduğu Kitaplarâ adlı dev eserden bir cildini yanımda götürüyorum; örnekler veriyorum... Atatürk´ün okuduğu kitapların sayısı 3997. Bunlar tespit edilenler, tahmin 5 bine yakın. Yanlış anlaşılmasın, sahip olduğu kitapların sayısı değil... Okuduğu kitaplar. En çok tarih... Dil ve din kitapları... Ekonomi... Felsefe... Edebiyat, şiir ve başkaları... Nasıl mı okuyor?.. Bütün aklıyla... Beğendiği yerleri onaylayan işaretler ve eklemelerle... Beğenmezse belirterek... Yanlış buluyorsa doğrusunu yazarak... Hızını alamayıp boş yaprak yüzlerine şiirler yazarak... Yakut, Tatar, Kazak, Kırgız sözlüklerini okuyup sözlerin yanına görüşlerini yazmış. Kaç Türk bilimci yapmıştır bunu? Bu arada âGenç Kalınızâ adında bir kitap okumuş ve âİçkiden uzak durunuzâ cümlesinin altını da kalınca çizmiş. Keşke uygulasaydı... âKeşke Atatürk içki içmeseydiâ diyorum. Genç kalırdı, daha çok yaşardı ve ülkesine daha çok hizmet ederdi. Ramazan gecelerinde, kandil gecelerinde ve Fevzi Ãakmakâın konuk olduğu gecelerde içmediğini biliyoruz. âMareşal böyle şeylerden hoşlanmazâ diyerek içki getirilmemesi konusunda çalışanları uyardığını da... Bakalım bundan çıkarılacak derslere; 1- Atatürk kendi anlayışınca dindardır. 2- Kendi anlayışının dışında dindar olanlara da saygılıdır. İçki içmeyen, namazında-niyazında ve sufi olduğu bilinen bir kişiyi, Fevzi Ãakmakâı sonuna kadar Türk Ordusu´nun başında tutmuş ve kendisinden sonra da cumhurbaşkanı olmasını istemiştir. Belge mi? Atatürkâün Genel Sekreteri Hasan Rıza Soyakâın âAtatürkâten Hatıralarâ adlı iki ciltlik eseri... Ãte yandan Mareşalâin Türk inkılabını onayladığını ve desteklediğini de birileri hatırlamalı ve gereken dersleri çıkarmalı. Atatürkâü anlatırken, Erzurum ve Sivas kongrelerinde bile mandacıların cirit attığını; Mustafa Kemal´in inancının ve kararlılığının kurtuluşun temeli olduğunu anlatmadan geçmek olur mu? Ya inkılap!.. Hayır inkılaplar değil, âTürk inkılabıâ. Ãürümüş ve anlamını yitirmiş saltanatı ve hilafeti kaldırmak kolay mı olmuştur sanılır!.. En yakınlarının bile âDamarlarımda kan yerine padişahın nimetleri dolaşıyorâ dediği bir iklimde... Atatürk hakkında anlatacaklarım bir köşe yazısına sığmaz elbette... Ben kendi Atatürk´ümü anlatıyorum, başkaları da kendi Mustafa´larını. Bu da gerçeğin bir başka yanı. TRTâde 85 hafta, Kanal Bâde 52 hafta Atatürk anlattım, hâlâ okudukça bir şeyler öğreniyorum. Bir belgelik filmle Atatürk´ü anlatmak elbette mümkün değildir. Mustafa mı? O, o arkadaşın Mustafaâsı, ne diyebiliriz ki... www.aygazete.com