NERDE O ESKİ BAYRAMLAR? / Celil GÜNDOĞDU

Bazen ya gazetelerde ya da televizyonlarda yaşlı insanlarımıza bayramlar ile ilgili duyguları sorulunca gözleri dalarak ve derin bir iç çekerek 'nerde o güzelim bayramlar?..' diye söylenen yaşlılarımızı d

Bazen ya gazetelerde ya da televizyonlarda yaşlı insanlarımıza bayramlar ile ilgili duyguları sorulunca gözleri dalarak ve derin bir iç çekerek 'nerde o güzelim bayramlar?..' diye söylenen yaşlılarımızı duymayanınız yoktur. Her gelen günün her geçen günü arattığını ifade eden bu tatlı serzenişlerde insanların belleğinde derin izler bırakan şeyin ise bayramlardaki samimi duygular, mutluluklar ve paylaşma olduğunu düşünebiliriz. Teknolojinin hızla ilerleyerek insan bedeni ile ruhu arasına demir perdeler germesi, geçmişte ve natür duygularla kutlanan bayramları elbette özletmekte. Eski bayramlarda her şey doğal, sıcak ve samimi duygularla ifade edilirken, insanların birbirlerine şefkatli temasları bu gün kesilmiş sanal araçlarla bayramları kutlar hale geldik. Gsm'lerden gelen soğuk düdük sesiyle irkilip meraklı bakışlarla 'bu mesaj kimden acaba' diye bir kaç saniye okumanın ardından temenni ve mutluluk dilekleri hafızalarımızda iz bırakmadan ne yazık ki uçup gitmekte. Bazende şablon mesajların binlerce insana aynı duyguyu ifade etmesi sıkıcı bile olmakta. Eskilerde olduğu gibi pos bıyıklı postacıların yolunu değil elektronik posta araçlarımızın yollarını gözler oldu. Eskiden postacıdan mektupla beraber sıcak ve duygulu mesajlarıda alırdık. Şimdi ise renklendirilmiş manzaralı e-kartlar ve yazılar içimizdeki bayram coşkusunu ne yazık ki hissettirememekte. Özellikle Avrupa'da yaşayan insanlarımızın eski bayramları aynı sıcaklıkla yaşama imkanı olamadığı gibi, büyüklerin ziyaret edilmeleri, yaşlıların hatırlanmaları neredeyse yok denecek kadar az olmakta. Bayramlar milli ve manevi kültürlerimizin toplumsal olarak terennüm ettiği çok özel günlerdir. Bu günlerimizi eskisi kadar da olmazsa sıcak tutmak hafızalara hoş sada olarak kalmasını sağlamamız lazım. Kalplerde sevgilerin coştuğu küçüğün büyüğüne saygılı, büyüğün küçüğüne sevgili olduğu, yaşlıların ve kimsesizlerin ziyaret edildiği kişilerin barış ve kardeşlik ortamlarında yaşamalarını sağlamak için bayramlarımızın manevi iklimini yüreklerimizin derinlerinde hissetmeliyiz. Bu duyguları yaşattığımız müddet içerisinde toplumsal birliğimizin korunduğunu, anlayış ve hoşgörümüzün arttığını göreceğiz. Bayramlar toplumsal kültürlerin yaşatılmasındaki en öneli etkenlerdir. Bu etkenleri sanal ve yapay kutlamalardan ziyade, sıcak samimi ve insani duyguların ön planda olduğu şefkat ve merhamet duygularıyla kutladığımızda gerçek bayramların tadına varabiliriz. Tabi gelişen teknoloji bu günlerimizi bile aratacak bir hızla gelişmekte. Teknoloji sayesinde belki uzaklar çok yakın oldu. Belki bir cep telefonu ile binlere bir anda ulaşabiliyoruz. Ancak; hiç bir şey insan doğasından kaynaklanan duygularla kutlanan bayramların gerçek tadını vermez. Bunu yaşadıkça görüyoruz, göreceğizde. Bayramların yüreklerdeki sanal fay hatlarını kırması dileklerimizle, bayramınızı en içten dileklerimle kutluyorum...