Uyum Konferansında Büyükelçi Tanlay'dan önemli mesajlar

Türk Dernekler Birliği tarafından bu yı ikincisi düzenlenen ‘II. Uluslar arası Eğitim ve Uyum Bağlamında Avrupalı Türkler’ Kongresin açılış konuşmasında Türkiye Cumhuriyeti Brüksel Büyükelç

Türk Dernekler Birliği tarafından bu yı ikincisi düzenlenen ‘II. Uluslar arası Eğitim ve Uyum Bağlamında Avrupalı Türkler’ Kongresin açılış konuşmasında Türkiye Cumhuriyeti Brüksel Büyükelçisi Fuat Tanlay önemli mesajlar verdi. Türkiye Cumhuriyeti Brüksel Büyükelçisi Fuat Tanlay Türk toplumumuzun meselelerine bilimsel anlamda katkılarda bulunan Türk Dernekler Birliği ve Erciyet Üniversite yetkililerine teşekkür ederek sözlerine şu şekilde başladı : « 1950’li yılların sonlarında başlayan göçün 50’nci yılında sizlerle bir arada bulunmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Birlikteliğimizin nedeni, milyonlarca vatandaşımızı Anadolu’nun bağrından koparıp Avrupa’ya taşıyan’ bu yolculukta aslında nereden nereye geldiğimizi anlatmak ‘Nereden yola çıkıldı ve nereye ulaşıldı ? sorusunun yanıtını aramak. Bu yolculukta doğrularımızı bulmak, yanlışlarımızı irdelemek ve en önemlisi bundan sonra nereye girmek gerektiğine ışık tutmak. Bu muhasebenin yapılacağı bu önemli Kongre’nin düznlenmesinde emeği geien katkısı bulunan herkese bu vesileyle teşekkür ediyorum. Yarım asırlık bir mücadele için söylenen, yazılan pek öok şey var. hatta artık kendi başına bir göçmen edebiyatı oluşmuş durumda. Bir taraftan memleketinden uzak kültürünü, dilini sebzelerini, meyvelerin, bilmedikleri garip bir memlekete gelmişti insanlarımız. Her zorluğa rağmen sadece bileğinin gücüne alnının terine güvenen, bir göz odaya ve en çetin şartlara razı, sadece namusuyla hayatını kazanmak isteyen imsanlar. Tüm zor şartlara rağmen geçen bu süredeki mücadelenin sonucu gelinen noktanın hiç de küçümsenemeyeceğini anlamak zor olmayacaktır. Bu gün hangi noktadayız? sorusunun cevabını aramak içinse, örneğin Schaerbeek’de yürümek yeterli. Üstelik sadece Schaerbeek’de değil Avrupa’nın pek çok yerinde girişimci ruhlu insanlarımızın yarattığını, ürettiğini görmek mümkün. 1960’lı yıllarda niteliksiz işçi olarak yola koyulan yakınlarımızın içinde üçte birinin okuma yazması bile yok iken, bu gün AB’de yaşayan 20-24 yaşları arasındaki Türk gençlerinin % 15’i yüksek öğrenim programlarına devam etmekteler. Avrupa’daki Türk göçmenlerinin %60’ı oturdukları kendi evlerinin sahipleridir. Ailelerin Türkiye’de mülk edinme oranları ise daha da yüksektir. İlk neslin oy hakkı bile yokken bu gün pek çok ülkede yerel ve ulusal parlamentolarda Türk asıllı milletvekilleri vardır. Avrupa Parlamentosu’nda Türk asıllı üyeler mevcuttur. Gelin şimdi ileriye bakalım. Yüzümüzü geleceğe dönelim. Yakında bayrak devredilecek artık dmrdüncü nesil yetişiyor… Bizim bu nesli iyi eğitmeme lüksümüz yoktur. İdeallerimizi yüksek tutmalıyız. Birincisi çocuklarımıza kız olsun erkek olsun, öncelikle anadilini ve yaşadığı ülkenin dilini iyi öğretmeliyiz. Bu ona ileriki hayatını devam ettirmek isteyeceği yeri özgür şekilde seçme ve orada başarılı olabilme imkanını verecektir. İkincisi, ona toplumsal hareketliliğine olanak sağlayacak bir eğitim alma fırsatını sunmalıyız. Okumasını, öğrenmesini, tanımasını kendisini anlatmasını, bizden daha ileride olmasını teşvik etmeli, ama aynı zamanda değerlerine, kültürüne sahip çıkmasını istemeliyiz. Üçüncüsü, çalışma kültürünü benimsemesini teşvik etmeliyiz. Çocuklarımız, çalışmadan, sebat etmeden belki varlığını sürdürebileceğini ama hep geride kalmaya mahkum olduğunu ve bunun tek sorumlusunun da kendisi olacağını iyi anlamalıdır. Son olarak da, kendi kimliğini ve kültürünü borçlu olduğu toplumuna sahip çıkması gerektiğini, toplumdaki bölünmelerin toplumun tüm fertlerini güçsüzleştireceğini, aksine toplumdaki birlik ve beraberliğin, herkesi güçlendireceğini bilmelidir. Bunlar gelecekteki başarıların anahtarlarıdır. İnsanlarımız uyum konusunda çok büyük mesafeler katetmişlerdir. Bundan sonrada edeceğini belirtmek isterim » dedi. Büyükelçi Tanlay organizatörlere teşekkür ederek, kurultayın yararlı olması dileklerinde bulundu.