CHP lideri Baykal, partisinin grup toplantısında önemli değerlendirmelerde bulundu..
CHP lideri Baykal, partisinin grup toplantısında önemli değerlendirmelerde bulundu.. Bugün yine gündemimiz yoğun.Türkiye'nin öncelikli gündemi elbetteki ekonomi. Bu iktidar döneminde çok büyük sıkıntılar yaşanmıştır. Cumhuriyet'in zor dönemlerinde iktidarı yönetenleri AKP'nin son derece bol imkanlara sahip olduğunu görüyoruz. Cumhuriyet dönemi kadar olamamıştır. Borçların krizlerin yaşandığı dönemlerdeki büyümenin altında kalmıştır büyümemiz. Bu son 7 yılda ekonomi iyi yöneltildi diyenlerin bu sorualra cevap vermesi gerekir. Dünyanın gerisinde kalmışsınız ne zaman en şanslı dönemde... Dış borç ikiye katlandı. EN ÃOK KÃÃÃLEN ÃLKE Değerli arkadaşlarım AKP işbaşına geldiğinde dünya ile mukayeseyi netleştirmek istiyorum. Bunolar gelmeden Türkiye büyüme hızında 149 ülkenin 29. sırasında bekliyordur. 29. sıradaki Türkiye şanslı dönemde 100. sıraya düştü. Ekonomik kriz yaşandığı dönemde ise, doğru biçimde algılanmadığı için 136. sıraya düşmüştür. Bunun neresi başarı! Türkiye G 20 ülkelerine yeni girmedik. Bu iktidar öncesinde girdik. G 20 ülkelerinde en hızlı büyüyen 2. ülke Türkiye iken 2007 şanslı dönemde biz 7. sıraya düştük. Şimdi gelinen sıra ise 17. sıradır. G20'de en az kalkınan en çok küçülen ülke olduk .Bu AKP'nin ekonomik karnesidir. Türkiye'nin zenginleşmesi anlamına gelmiyor bu. Damat oğul, akraba zenginleşir amöa bu Türkiye zenginleşti anlamına gelir mi? Türkiye'yi 6,5 küçültürseniz bunun faturası yine bu halkın kendisi öder. Türkiye'nin yerli varlıkları satılmıştır. Sürekli dışarıya bağımlı bir sektör oluşturduk. Sanayinin rekabet gücü tahrip oldu. Genç nüfusu ekonominin dışına ittik. İşsizlik sorunu budur... ZAM YAĞMURU Geldiğimiz noktada mali disiplin terk edilmiştir. Siyasi amaçlı kaynak kullanma. Türkiye güç günlerde kullanacağı kaynakları kaybetmiştir... Ekonomideki tablonun yansımaları ortaya çıkmaya başladı. Şimdi zam yağmuru geliyor arkadaşlar. Bunlar Türkiye'nin içine sokulacağı zam yağmuru planıdır. Temmuz'da yüzde 6,8 yapılmıştı ekimde 6,7 daha geldi. Konutta elektriğe yüzde 9,8 zam geldi. Sağlıkta alınan katkı payı zamlandı. memur ve emeklilere komik zamlar yapılmıştır. Kamu maliyesinde çok ciddi fiyat artışlarını getirmiştir. Bu tablo karşısındaki temel zaaflara dikkat çekeyim. Bu ülkede tasarruf oranı bu iktidar döneminde yüzde 15,7'ye geriledi. Bu gelecekten umut kesmiş hazır yiyen ekonomi olduğumuz gösteren tablodur... GENETİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞ ÃRÃNLER Tarımda yaşanan gerçekleri hepimiz biliyoruz. Türkiye hayvancılık ve tarım konusunda umudunu kaybetti. Et fiyatları, yem fiyatları zamlandı. Ãrnek size Ãilemeş köyünde salatalığın kilosu 3 kuruş... 30 kilo salatalığa bir çay içiyorusunuz... Bunun mantık neresinde böyle bir şey olabilir mi... Böyle bir tarım Türkiye'yi refaha taşıyamaz... AÃILIMIN ADI GDO Türkiye'de biz zam yağmuru var bir de açılım yağmuru var. Ermeni, Kürt derken şimdi yeni bir açılım daha gündeme geldi. Bu açılımın adı GDO.. Bunun anlamı bizim yediğimiz ürünlerin genetiğinin Allah'ın verdiği yapısının değiştirilip yeni ürüne dönüştürülmesi. Bir süredir Türkiye bunu tartışıyor. yebilen içilende bir yasaya ihtiyaç var... Bunun hukuki düzenlemesi yapılacaktı. Görüşler alındı. Ama yönetmelikle geçiştirildi. Türkiye'de bir hormon denetlemesi mümkün değildir. Böyle bir denetimin yok. İhraç ettiğin ürünlerde ilk kontrolde tahlilde ilaçlı ürünler elde kalır. Rusya ilaçlı ürünü vatandaşına yedirmez ama Türkiye yedirir. Sahipsiz bir alan var. Açılım falan derken böyle bir gıda tuzağını ortaya koyuyor. Derhal bu yönetmelik iptal edilmelidir. Bu açılım da diğer açılımlar gibi tuzaklarla doludur. Eğer onlar yürürlükten kaldırmazlarsa, biz tüketici olarak, her türlü kanuni hakkımızı kullanacağız. BEBEĞE ZARARLI DA VATANDAŞA DEĞİL Mİ Buradaki tehlike tarımın denetiminin dışarıya çıkmasıdır. Sen bir kez yapıp sonra ben GDo'lu ürün istemiyorum demiyeceksin. O ilacı üretneden hep alacaksın. Türkiye'nin bitki çeşitliliğini bunlara teslim edeceğiz. Yönetmelikte diyor ki bebeğe zararlı. Bebeğe zararlı olan, büyüğe de zarar. Bebeğe yasak, anasına yasak değil. Anasından süt alacak. VATANDAŞ YAPACAKSA SEN NEDEN VARSIN Bu milletin istikbalinin tehlikeye atılmasıdır. Oraya yazmışlar binde 9'a kadar mübah ve üstündeyse yazacaksın. Vatandaş tutup gözlüğünü takacak. Araştıracak. Vatandaş yapacaksa sen neden varsın.. ŞEHİT YAKININA POLİS DAYAĞI Geçtiğimiz günlerde çok öenmli protestolara sahne olduk. Evladını şehit vermiş bir aile demokratik tepkisini ortaya koyacak. Buna vatan haini gibi muamele edilir mi? Denizli'de yürüyüş var sivil kuruluşlar katılmayacak deniyor. Sanki vatan haini onlar. Yasak. Olur mu ya kisme benim Cumhuriyet Bayramı'nı kutlama hakkımı elimden alamaz. Şehit yakınına polis dayağı yakışmıyor. Gazilerimize yakışmıyor. HÃKÃMETİN BAYRAĞA ALERJİSİ VAR Hükümetin bayrağa alerjisi var. Haksızlık etmeyelim, PKK bayrağına alerjileri yok, onlar rahatça açıyor. Meclis'e bayrak sokmayı yasaklamaya kalktılar. Türk bayrağı yasak, Azeri bayrağı yasak, ama PKK bayrağı o kadar da yasak değil PASTADAN ÃIKAN ATATÃRK Bir de son günlerde pastadan tavşan çıkarır gibi pastanın arkasından çıkarmak. Bu onu sunma arzusunun anlamsız bir tezahürü müdür? Atatürk'ü her şeyiyle yapamayıp yasak savma işi midir biz de anlayamadık. Maalesef o tablo Atatürk'e de Türk Milletine de saygısızlık oldu . AÃILIM 10 KASIM'DA MECLİS'TE Şimdi bir haber var. Açılım meclise 10 Kasım'da geliyor. 29 Ekim olmadı 10 Kasım mı? Kürt açılımının Atatürk'ün ölüm gününde getirilmesi ima mıdır bilerek mi yapılıyor. .. Eğer bu açılım meclise gelecek ise Türk bayrağının yarıya indirildiği günde getirilmesinin de bir anlamı vardır... Bu açılımlar nerelerden nerelere geldi. Bu Kürt açılımı gerçek yüzüyle ortaya çıktı. Kürt açılımı sözünün gerçek olduğu bunun ne olduğu görüldü. AÃILIM PKK'YA VE KANDİL'E YAPILDI Bu açılımlar nerelerden nereye geldi? Bu Kürt açılımı daha ilk adımında gerçek yüzüyle ortaya çıktı. Ne olduğu anlaşıldı. Nereye açılımı olduğu görüldü. Kürt açılımı sözünün yanlış olduğu bunun aslında PKK açılımı olduğu net bir şekilde ortaya çıktı. Bu konuda gereken her şeyi yapma durumundayız ama vatandaşlar için. ama bu açılımın Kandil'e yönelik olduğu ortaya çıkmıştır. Bunun 25 yıllık mücadelede dağı meşrulaştıracağız diye uygulandığına da şahit olduk. Hukukun nasıl çadır mahkemlerine kurulduğuna şahit olduk 70 milyonun gözü önünde gerçekleştirildi. ABD'YE GİTMEDEN MECLİS'E SUNULUYOR Değerli arkadaşlarım salı günü açılım konuşulacak. Bu gizlilik hayra alamet olabilir mi? Neden 10 Kasım, bir telaş var bir zaman sıkıntısı var. Tarihi bir zamanlama söz konusu. Başbakan birilerine bir şeyleri yaptık diye söz mü verdi. Onun sözü mü bu? Başbakan ABD'ye gitmeden meclise bu sunulacak. hatırlıyorsunuz başbakan diyor ki, bir adım ileri bir adım geri ileri bunun uygulayacaklar biz de bunu uygulayacağız. ERMENİ AÃILIMI Hükümet neyse ki, bizim baskımız ve vatandaşın itirazı üzerine Yukarı Karabağ sorunu çözülmeden sınırı açmayız dediler. Ermenistan Karabağ'ı çözersek darbe olur deyip yan çiziyor. Ermeni açılımının bize kazandırdığı bir şey yok ama Azerbaycan'ı kaybettik. Bu açılım Türkiye'ye ne getirdi? Kürt açılımı, GDO açılımı ne getirdi? ISLAK İMZA MESELESİ Biz silahlı kuvvetlerin içinde cuntalaşmayı çok tehlikeli sayarız. TSK'ya yakıştırmayız. Gereği neyse yapılmalı. Bu çalışamyı yapanlar eğer emir kumanda zinciri içinde yapılmışsa arkasındaki insanlar için de gereği yapılmalı. O zaman da söyledik, şimdi de söylüyoruz. Haziran'daki o belge fotokopi çıktı. Bir şey yapılmadı. Ama biz o zaman 'orduya karşı bunları kim yaptı' dedik. kimsenin sesi çıkmadı. Kısa bir süre sonra yeni bir aşamaya geldik. İstanbul'daki savcılığa bir mektupla 'işte orjinal ıslak imzalı belgenin aslı' diye bir belge sunuldu. Onun yanında bir ihbar mektubu yazdı. Bir ek belgeyi daha o mektubun içzine koydu ve gönderdi. İş kapsamlı geniş bir ithamnameye dönüşmüş.