Bir dizi görüşmelerde bulunmak üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Dışişleri Komisyonu Başkanı Murat Mercan başkanlığında bir heyet
Bir dizi görüşmelerde bulunmak üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Dışişleri Komisyonu Başkanı Murat Mercan başkanlığında bir heyet 25-29 Ocak 2010 tarihlerinde Belçika´da yapacakları görüşmelere başladı.
Belçika Parlamentosu Türkiye Dostluk Grubu ve Belçika Türk toplumu temsilcileriyle ayrı ayrı görüşmeler bulunuyor. Heyet 28 Ocak günü Anvers ve Beringen´i ziyaret edecek. Başkan Murat Mercan'ın European Policy Center kuruluşunda bu gün (27 Oca) ta yapılacak bir yuvarlak masa toplantısına katılarak bir konuşma yapacak. Heyet bu akşam saat 18.00'de Büyükelçilik toplantı salonunda Belçika'da faaliyet gösteren Türtk Sivil Toplum Kuruluş temsilcileri ile bir araya gelecektir. Heyet yaptığı görüşmeleri ve ziyaret sebeplerini değerlendirmek için de yine Büyükelçilik toplantı salonunda 28 Ocak, saat 11.00'de Türk ve Belçika basınının katılımıyla bir basın toplantısı gerçekleştirilecektir. --------------------------- ÖNEMLİ NOTLAR: Gelen Heyetin Türk Sivil Toplum temsilcileri ile tanışarak, Belçika ve Türkiye'den beklentilerini ve sorunları dinleyeceği
Komisyon üyeleri içerisinde İstanbul milletvekili Şükrü Elekdağ (CHP), Kütahya milletvekili Hüseyin Tuğcu (AKP), Malatya milletvekili Mehmet Şahin (AKP) ve Muğla milletvekili Metin Ergün´ün (MHP) yeraldığı heyet, ziyaret kapsamında Belçika Parlamentosu ve Avrupa Parlamentosunda temaslarda bulunuyor.
tahmin ediliyor.
Bu tür toplantılara bir basın mensubu olarak çok şahit olduk.
Bu tür görüşmelerdeki olumlu ve olumsuz düşüncelerimizi sizlerle paylaşmak istedik.
Öncelikle bu tür görüşmelerin her zaman olumlu olduğu, vatandaşın sorun ve beklentilerini birebir yetkililere ulaştırması, sorun ve beklentilerini onlarla paylaşması çok doğal bir durumdur.
Ancak bu olumlu görüşmelerdeki usul ve teknik noksanlıklar bu tür görüşmelerin sonucunu etkiliyor diye düşünüyoruz.
Bu tür görüşmeler buraya gelen heyetin artan zamanlarında kısıtlı saatler içerisinde yapılan görüşmeler olduğu için, sorunların dile getirilmesi, anlaşılması ve takibatı son derece zor olmakta. Görüşmenin büyük bir kısmı tanışmayla, bir kısmı heyetin burada bulunuşları ile ilgili protokol konuşmaları ile geçmekte. Durum böyle oluncada sorunlar yetkililere tam anlamıyla aktarılamamakta. Her ne kadar Büyükelçikik ve Konsolosluk yetkilileri sorunları ve beklentileri rapor etseler de onları aşan bazı yasal konular ile ilgili vatandaşlar Sivil Toplum Kuruluş Temsilcileri beklentilerini en üst düzeyde bulunan yetkililere aktarmak istemektedirler.
Askerlik, oy hakkı, vatandaşlık ile ilgili bir çok konuların sık sık gündeme geldiği görüşmelerde sorunlar irticalen ayak üstü ifade edilmekte. Bu tür anlatım ve sunuş verimli olamamaktadır. Buradaki sorunlar akademik bir dil ile hazırlanan ciddi raporlar ile yetkililere sunulursa daha anlamlı olur. Her sivil toplum kuruluşunun kendi alanlarındaki sorunları rapor haline getirerek hazırlaması gerekir. Sorunlar konuşmaların ötesinde yetkili uzman kişilerden alınan hukuksal, siyasal ve lojistik desteklerle çok güzel bir rapor halinde dosya edilirse, burada artılar ve eksiler daha bilimsel olarak ifade edilirse, çözümlerde o derece anlaşılır, kolaylaşır diye düşünüyoruz.
Avrupa'da yaşayan ve hizmet veren kuruluşlarımızın bu tür çalışmaları yapmaları buradaki diğer partner kuruluşlar ile ilgili çalışmaları takip ederek onlardan destek alabilirler. Sorunlar, beklentiler ve çözümleri içeren raporlar aceleye gelmeden daha düzenli yetkililere ulaştırılırsa, yetkililerde aldıkları notlarla değil, ellerindeki hazır dosyalarla Ankara'ya döndüklerinde daha verimli sonuçlara ulaşılır diye düşünüyoruz.
Genel konularda genel raporlar, tüm sivil toplum kuruluşların katılımıyla ele alınırsa daha verimli olur. Bu konularda zaman zaman sivil toplum kuruluşları heyetler gelsede gelmesede devamlı hazırlıklı olurlarsa sürprizlerle karşılaşmazlar. Gelen heyetlere aynı sorunlar farklı faklı anlatılınca yetkililerde şaşırmakta.
Böylesi düzenli bir çalışmayla gelen heyetinde ellerindeki, raporları ciddi bir şekilde değerlendireceklerini, sonuçlara daha çabuk bir şekilde ulaşılacağını düşünüyoruz.
Ne demiş atalarımız, 'söz uçar yazı kalır'.... Unutmamak gerekir ki, uçan sözün hesabı sorulmaz. Ancak kalan yazının hesabı sorulabilir...
Saygılarımızla....
Belçika Haber Be.
