500. Ayvaz Dede şenliklerinde tanıştığımız, Türkiye’den büyük bir grupla Bosna’ya gelen ve UETD Hollanda özel Ayvaz Dede T-shirt’lerini Ankara’dan getiren Ali SEDAR beyin değerlendirmesiyle sizleri baş başa bırakıyoruz…
Ayvaz Dede 500 yaşında
Ali SEDAT / HaBertaraf
Ne mümbittir Anadolu! Bağrından bin bir çeşit insan çıkartmış. Salmış insanlığın aç olan sinesine… Yüzyıllar geçse de can vermiş oluk oluk sevgi akan kültür havzalarından… Doğusu, batısı, kuzeyi ve güneyi ile ayrı ayrı güzellikler sunar. Bin bir çeşit renk ve koku yayar. Mevlana’nın, Yunus Emre’nin, Hacı Bektaş Veli’nin, Ahmet Yesevi’nin, Pir Sultan Abdal’ın, Dadaloğu’nun, Ahi Evran’ın, Fatih’in, Yavuz’un kokusunu taşıdı günümüze…
Kokularından biri de Manisa Akhisarlı Ayvaz Dede oldu… Bundan 500 yıl önce Bosna’ya gidip, değirmencilik yapmış. Değirmenine getirilen ham buğdayları öğütmüş; un olmuş, ekmek olmuş elinde... Sonra sıra iman tohumlarını Boşnakların ham olun kalp tarlalarına ekmeye gelmiş... Ayvaz Dedemiz sabır ve aşkla ekmiş İslam’ın güzelliklerini ona aç olan sinelere... O sinelerden nice abideler çıkmış. Bosna nakış nakış işlenerek imar edilmiş onlarca, yüzlerce gönül ehli alperenlerin, bektaşilerin, dervişlerin elinde... Ayvaz Dedelerin, Sarı Saltukların âli-himmeti imiş ki, bugün Bosna benliğini ve kimliğini kaybetmeden var olma mücadelesini sürdürüyor.
Boşnaklar Ayvaz Dede’nin hatırasına her haziran ayının son Pazar günü şenlikler yapıyorlar. Bosna’nın içinden ve dışından on binlerce insanın yüreği tekbir getirerek çarpıyor gün boyu... Yüzlerce atlı ellerindeki sancaklarla, Boşnak ve Türk bayraklarıyla selamlıyorlar dedesini hatırlayan torunları olarak bizleri... Yedi kilometrelik zorlu bir yürüyüşün ardından sıra dua ve himmetle ikiye ayrılmış iki metre genişliğindeki dağın arasından geçmeye geliyor. Ne muhteşem bir manzara. Yaşamak gerek bu anı. Sonra mahşeri andıran bir kalabalıkla toplu kılınan namaz ve edilen duaya geliyor sıra:
“Allah’ım! Bu günde ve bu günün gerisinde yaşayanlara sen hayırla muamele eyle. Neydi onu Manisa Akhisar’dan yollara düşüren ruh? Ayvaz Dedemizin sahip olduğu ruhu bizlere de ihsan eyle. Bizi Bosna, Bosna’yı biz eyle. Sen de bize Aliya’nın davasına ve bakışına sahip olanları gönder. Bizlere oğullar ver isimleri Aliya olan...”
Bosna’yı gören aşık olup dönüyor. Atasına, tarihine, kültürüne, mimarisine, tabiatına, nehirlerine, şehitliklerine, tertemiz sokaklarına, çiçeklerle süslü balkon ve pencerelerine... Görüp de bilenlerden olmak isteyenleri bekliyor Bosna.