TARIM BAKANI EKER GÖRÜŞMELERİNİ DEĞERLENDİRDİ

AB Tarım Bakanları Konseyi toplantısına katılan Tarım bakanı Mehdi Eker, Brüksel’de temaslarıyla ilgili bir basın toplantısı düzenledi. T.C. Brüksel Büyükelçiliği salonunda Büyükelçi Murat Ersavcı'nın da hazır bulunduğu basın toplantısında Eker şunları kaydetti:

AB Tarım Bakanları Konseyi toplantısına katılan Tarım bakanı Mehdi Eker, Brüksel’de temaslarıyla ilgili bir basın toplantısı düzenledi. T.C. Brüksel Büyükelçiliği salonunda Büyükelçi Murat Ersavcı'nın da hazır bulunduğu basın toplantısında Eker şunları kaydetti:

"AB üyesi Tarım Bakanları ile görüştük. Türkiye ile teknik şartların yerine getirilmesi ile ilgili kat ettiğimiz mesafeyi anlattık. Akreditasyon sürecinin 2011’de tamamlanmasını bekliyoruz. Bu, fonların kullanılmasına imkan tanıyacak.

Yaptığımız görüşmelerde gördük ki Türkiye’nin aldığı mesafe açık şekilde onlar tarafından da görülüyor.
Bu yılkı toplantı konusu Avrupa’da ortak tarımın geleceği. 2013 sonrası Avrupa tarım politikasında hangi konuların gündeme geleceği tartışıldı. Ortak tarım politikası çerçevesindeki öngörülen yardımlar genel bir şemsiye altında mı olmalı yoksa farklılaştırılmalı mı gibi teknik konular konuşuldu.

Tarım son yıllarda küresel ısınma ve bunla ilişkili olarak gıda fiyatlarında meydana gelen değişim, insanların beslenmesi ve açlık problemleri yeniden değerlendiriliyor. Kırsal bölgelerde insanların muhafazası, küresel ısınma küresel gıda ticareti tarım sektörünü ciddi şekilde ilgilendirir.

Bizim özel durumumuz Türkiye nüfusunun %24’ü tarımda çalışıyor. AB ile kıyaslandığında çok yüksek bir oran. Bunun azaltılması için kırsal kalkınma politikaları doğru bir şekilde belirlenmeli.

Bir diğer özel durumumuzda AB’den çok daha fazla biyo çeşitliliğe sahip olmamız. Biyo çeşitlilik çok önemli bir potansiyel göstergesi. Tarımı sanayi ile buluşturup iktisadi faaliyet olarak kendi ülkemizin beslenmesini sağlıyoruz ve küresel anlamda beslenmeye katkıda bulunuyoruz.

Tarımsal verimlilik giderek artıyor.Dünya bankası raporları Türkiye’nin yüksek orandaki verimliliğini gösteriyor. Tarımsal ve kırsal alanda atılan adımlar dünyaya örnek gösteriliyor. Verimliliği artırmak üzerinde durduğumuz bir konu.

Bizim açımızdan bu toplantı çok yararlı oldu. Karşılıklı bir şekilde görüş alışverişi yaptık.

Hamburgerlik ette salmonella ve listeria bakterilerinin saptanması sonucu başlatılan soruşturma ile ilgili olarak geçen Nisan ayında bizim yaptığımız denetimin sonuçlarını çıkarıp savcılığa müracaat ettik. Kanunların bize verdiği yetkileri kullandık. Zaman zaman dünyanın her yerinde böyle şeyler olabilir.

Mevzuatımızı da güncelliyoruz. Gıda veterinerlik ve yem sağlığı ile ilgili bir yasal düzenleme yaptık. AB ile birebir uyumlu bu düzenleme sürecinde de Komisyon ile görüşme içinde olduk. Gıda ile ilgili meselelerde sosyoekonomik meselelerde devreye giriyor. Belirli standartların yakalanması zaman alıyor. Önemli olan denetim sistemini kurup sıkı sıkıya kontrol etmek. Gıdada hijyenin sağlanması için çaba sarf ediyoruz. Her yıl denetime tabi tutulan ürün ve denetim sayısında önemli bir artış var. Rutin denetimler 330 bine çıktı.
Türkiye’nin bu alandaki sistemi her gün biraz daha iyiye gidiyor ve zaten AB standartlarının altında değil.

Türkiye İsrail’den aldığı ürünlerin çok daha fazlasını İsrail’e satıyor. Biz bir ülkeye tarımsal ürün satıyorsak bu bir ticarettir.

Türkiye dünyanın 8. büyük tarımsal ekonomisine sahip. Biz devraldığımızda 11. Sıradaydı bugün 8. Sıraya yükseldi. Kullanılan alan aynı, arazi değişmedi fakat verim arttı. Türkiye tarımdan her gün biraz daha fazla para kazanıyor ve hızlı gelişen bir ülke olarak 100 milyon insanı besliyor. Ayrıca dünyaya tarım ürünü ihraç ediyor.

Türkiye’ de organik tarım potansiyelini dikkate alıp destekliyoruz. Biz organik tarımla ilgili bir kanun çıkardık ve organik üretim yapanlara ilave destek veriyoruz. Organik tarım yüksek gelir düzeyine sahip ülkelerin olduğu yerlerde söz konusu. Bu bir ekonomik faaliyet, biz de bakanlık olarak teşvik ediyoruz.