Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'in yine istifa etmemesi sokaklarda bardağı taşırdı. Göstericiler, Cumhurbaşkanlığı Sarayı, Devlet Televizyonu ve Enformasyon Bakanlığı'nı kuşattı. Bazı subayların da protestoculara katıldığı belirtilirken, ordu Mübarek'ten yana tavır koydu. Mübarek de ailesiyle birlikte başkent Kahire'yi terk etti.
Mısır'da yerel bir hükümet yetkilisi, Kahire'den ayrılan Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek'in Kızıl Deniz'deki tatil beldesi Şarm El Şeyh'de olduğunu söyledi.
Mübarek'in sık sık Şarm El Şeyh'e gittiği ve burada konuklarını ağırladığı belirtiliyor.
Mısır devlet televizyonu, kısa bir süre sonra Cumhurbaşkanlığı makamından önemli bir açıklama yapılacağını duyurdu.
"Onurlu bir çıkış yolu" arıyormuş
Bu arada İsrailli İşçi Partisi milletvekilli Binyamin Ben Eliezer, Mübarek'in kendisine "onurlu bir çıkış yolu aradığını" söylediğini bildirdi.
Eliezer, askeri radyoya yaptığı açıklamada, Mübarek'in dün akşamki halka sesleniş konuşmasından önce yapılan telefon görüşmesinde, "onurlu bir çıkış yolu aradığını" söylediğini belirtti ve "Bittiğini biliyor, yolun sonu olduğunu biliyor. Konuşmasından önce bana tek bir şey söyledi, o da onurlu bir çıkış yolu aradığıydı" dedi.
Kısa süre öncesine kadar Sanayi ve Ticaret Bakanı olan Eliezer, Mübarek'e en yakın İsrailli yetkili olarak kabul ediliyor. Eliezer, birçok kez Mısır'a ziyarette bulunmuştu.
Kızgın kalabalık hala Tahrir'de...
Mübarek'in dünkü açıklamasında istifa etmeyip, sadece yetkilerinin bir kısmını yardımcısı Ömer Süleyman'a devretmesi protestocuları tatmin etmedi. Kızgın kalabalığın adresi yine başkent Kahire'deki Tahrir Meydanı oldu.
Tahrir Meydanı'nda toplanan yüzbinler, Mübarek'in açıklamasının ardından harekete geçti. Açıklamanın yayımlandığı Devlet Televizyonu ile Enformasyon Bakanlığını kuşattı. Bir başka hedef de Cumhurbaşkanlığı Sarayı'ydı.
Göstericilerin çalışanların devlet televizyonlarına girişine izin vermedikleri belirtiliyor.
Sadece Kahire'de değil, Hristiyanların yoğunlukta yaşadığı İskenderiye'de halk sokaklardaydı. Protestocular, "Mübarek defol", "Ne Mübarek'i ne Süleyman'ı ne de orduyu istiyoruz" sloganları attı.
El Cezire muhabiri, büyük hayalkırıklığı yaşayan halkın protestoları "nihai aşamaya" götürmeye yeminli olduklarını söyledi. Muhabir "Hayalkırıklığı içindeler, kızgınlar, protestoların Tahrir meydanının dışına, siyasi kurumların eşiğine taşması gerektiğini söylüyorlar" dedi.
Protestoları düzenleyenler, "Veda Cuması" olarak ilan ettikleri bugün 20 milyon kişinin toplanması çağrısında bulundular.
Ordu'dan yetki devrine destek
Bu arada Mısır ordusu ağırlığını Devlet Başkanı Mübarek'in istifa etmeden yetkilerinin büyük bir kısmını yardımcısı Ömer Süleyman'a devretmesinden yana koydu.
Ordudan iki gün içinde yapılan ikinci açıklamada, silahlı kuvvetlerin, Mübarek'in iktidarın barışçıl bir şekilde değişmesine ve bu yıl sonunda özgür ve adil başkanlık seçimlerinin yapılmasına yönelik planını onayladığı bildirildi.
Savunma Bakanı Mareşal Hüseyin Tentavi'nin başkanlığında toplanan Silahlı Kuvvetler Yüksek Konseyi'nin toplantısının ardından yapılan açıklamada, "şu andaki şartlar ortadan kalkar kalkmaz" ülkede 30 yıldır yürürlükte olan olağanüstü hal yasasının da kaldırılacağı belirtildi.
Mısır'daki önemli muhalif gruplardan Müslüman Kardeşler, Cumhurbaşkanı Mübarek'i devirmek için Mısırlılardan gösterileri sürdürmelerini istedi.
Bazı subaylar da göstericilere katıldı...
Gösteriler sürerken, silahlı kuvvetlerden orta kademede 15 subay Mübarak'e karşı halk hareketine katıldı.
Cuma sabah namazından hemen sonra telefonla Reuters ajansına açıklamada bulunan Binbaşı Ahmed Ali Şuman, "Silahlı kuvvetlerin halkla dayanışma hareketi başlamıştır" dedi.
Şuman, harekete katılan diğer subayların da cuma namazından sonra halkla konuşacağını belirtti.
Mısır'da ordu, halk hareketine karşı kuvvete hiç başvurmadı. Ancak bazı göstericiler askerlere kızgın. Tahrir'deki göstericilerden Salih Bazuni, "Mübarek çeteleri bu meydanda halktan 300 kişiyi şehit etmişken
ordu kenarda nasıl seyirci kalabildi" dedi.
Mısır'ın Washington Büyükelçisi Sameh Şukrim de Mübarek'in bütün yetkilerini devrettiğinin altını çizerek,
yardımcısı Ömer Süleyman'ın "fiili cumhurbaşkanı" olduğunu söyledi.
