Soykırım, bir insan topluluğunun etnik veya dini ayrımcılık nedeniyle silahlı güçler tarafından kısmen yada tamamen yok edilmesi anlamına gelir.
20 OCAK BAKÜ KATLİAMI VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ!!! / Abbas UÇAR
Değerli Belşikahaber.be okurları!
Soykırım, bir insan topluluğunun etnik veya dini ayrımcılık nedeniyle silahlı güçler tarafından kısmen ya
da tamamen yok edilmesi anlamına gelir.
Bu bağlamda, Osmanlı döneminde Ermeni Taşnak ve Hınçak çetelerinin; Kıbrıs Çıkartması öncesinde Rum milislerin ve günümüzde Karabağ’ı işgal etmiş durumda bulunan Ermenilerin Türklere karşı yaptıkları eylemler, kesinlikle birer soykırımdır.
Fakat bize yönelik sahte Ermeni soykırımı iddialarında bulunanların yüzlerine, başımıza gelen gerçek
soykırımların belgelerini ne yazık ki çarpamadık; daha doğrusu Anavatanımız Türkiye’yi yönetenler çarpamadılar.
Bir diğer soykırım vardır ki, kırılan tutsaklık zincirlerinin üzerinden doğan bağımsızlık güneşinin bedeli olmuştur.
1990 yılının 19 ocağını 20’ine bağlayan gece Moskof tankları Bakü sokaklarına girerken, 35.000 Rus askeri de şehri işgal etti.
Ama Kızıl Ordu, bağımsızlık ile ruhunu özdeşleştirmiş Türk Milleti’ni durdurmayı başaramadı. Adı “Bağımsızlık Meydanı” anlamına gelen Azadlık Meydanı’nı dolduran binlerce Azerbaycan Türk’ü kardeşimiz katledileceklerini bildikleri halde “BİR KERE YÜKSELEN BAYRAK BİR DAHA İNMEZ” diye haykırarak Rus tanklarının üzerine yürüdüler.
20 Ocak sabahı, Azadlık Meydanı kan gölü halindeydi. Kadın ve çocuklar da dahil olmak üzere 170 soydaşımız, Azerbaycan Türk’ü kardeşimiz bütün dünyanın gözleri önünde Cani Rus askerleri tarafından hunharca katledilmiş, 800′den fazlası ağır yaralanmış, onlarcası ise gemilere bindirilip Hazar denizinin karanlık sularında batırılarak yok edilmişti.
“İnsan hakları” bekçiliğine soyunan; Ermenilerin olmayan, hiçbir gerçeği yansıtmayan sözde haklarının
peşinde koşmayı kendilerine görev bilen batılı devletler bu katliamı sadece izlemekle yetindiler. Hiçbirinden küçük bir ses, seda dahi çıkmadı.
20 Ocak, Azerbaycan Türkleri kardeşlerimizin, gerçek bir Türkiye sevdalısı, Rahmetli Ebulfez Elçibey önderliğinde Rus esaretinden kurtulmaları sürecinin başlangıç tarihi oldu. Dökülen o masum kanlar yerde kalmadı, Türk Yurdu Azerbaycan SSCB dağılmadan önce bağımsızlığına
kavuştu.
20 Ocak gecesi vatan uğruna, millet uğruna, bağımsızlık uğruna Rus tanklarının üzerine yürüyen Türklüğün yılmaz neferleri ise yüreklerde ölümsüzleştiler. Büyük Türkeli’nin bir parçası olan Azerbaycan Cumhuriyeti onların eseridir…
Hrant Dink için sokaklara dökülüp Ermeni olanlar, konu katledilmiş Türk şehitleri olunca neredesiniz? Azerbaycan Türkleri kardeşlerimizin uğradığı bu mezalimlere, soykırımlara, katliamlara neden sesiniz çıkmıyor?
Size tek cevabım var! “BİR KERE YÜKSELEN BAYRAK BİR DAHA İNMEZ”
Azerbaycan topraklarının bağımsızlığı için şehid olan, acımasızca, canice, işkence ve katliamlar sonucu hayatlarını kaybeden kahraman Azerbaycan Türkleri kardeşlerimize Yüce Allah’tan sonsuz Rahmet diliyor, bu vesileyle de tüm Şehitlerimizi, Gazilerimizi minnet ve şükran duygularıyla bir kez
daha saygıyla anıyorum...