Kudüslü el-Menar Gazetesi batılı istihbarat raporlarına dayandırdığı haberinde; ABD’nin, özellikle bölgede etkisi olan Suriye, Mısır ve Irak gibi devletlerin ordularını sabote etme planları hazırladığını ve bu planları hayata geçirmeye çalıştığını ortaya çıkardı.
Kudüslü el-Menar Gazetesi batılı istihbarat raporlarına dayandırdığı haberinde; ABD’nin, özellikle bölgede etkisi olan Suriye, Mısır ve Irak gibi devletlerin ordularını sabote etme planları hazırladığını ve bu planları hayata geçirmeye çalıştığını ortaya çıkardı.
Gazete istihbarat raporlarından naklen; Washington idaresinin söz konusu bu planları hayata geçirmede Müslüman Kardeşler cemaati ve daha başka terör gruplarını kullanmayı başardığını aktardı. ABD’nin bu planlarının halkalarını özel olarak Suudi Arabistan ve Katar olmak üzere körfez devletlerinin paralarıyla finanse ettiğini aktaran gazete; bu bağlamda körfez yöneticilerinin liderlik evhamlarını fırsat kullandığına dikkat çekti.
Gazete istihbarat raporlarının, ABD’nin bu planlarının ileri süreçlerinden söz ettiklerine işaret ederken, bu süreçlerde söz konusu 3 Arap ordusunun sabote edilmesini amaçladığını, bu bağlamdaki planlarında bu süreç içinde Batılı devletler ve İsrail’deki karar otoritelerinin masaları üstünde olduğunu belirtti.
İki yıldan fazla bir süredir Arap devletlerinde ‘Arap baharı’ adı altında başlatılan olayların İsrail'i çevreleyen ortamları iyileştirdiğine işaret eden Gazete; bu olaylar ardından İsrail'in kuruluşundan beri maruz kaldığı tehditlerin neredeyse yok olmak üzere olduğuna dikkat çekti. Gazete; İsrail otoritelerinin ordu bütçesini düşürme kararlarının artık İsrailliler için pek korkunç sayılmadığını ifade ederek, öyle ki bölgede gelişen olay ve durumların İsrail açısından rahatlatıcı ve faydalı olduğunun altını çizdi.
Bilindiği gibi başta ABD olmak üzere Batılı devletler on yıllardır İsrail'in güvenliği ve istikrarı için tüm ekonomik, politik ve askeri yöntemlerle elinden gelen her gayreti göstermektedir.
Bu devletler son yıllar içinde Arap devletlerinde kasıtlı ve sanal anlaşmazlıklar, çatışmalar ve kaosun olmasına büyük bir gayret göstermiş, şüpheli planlarını hayata geçirmeye çalışmıştır. Tüm bunlarda amaç ise, bölge halklarının kendi sorunları içine batmaları ve asıl davaları olan Filistin davasını unutup zayıflamalarını sağlamak ve gelişmelerini önlemeyi hedefliyor.
