~~Federal Milletvekili ve Saint Josse Belediye Başkanı Emir Kır Göçmen ve Mülteciler bakanı Theo Francken'in getirdiği "˜Yabancıların sınır dışı edilme yasasını" şiddetle eleştirerek, "Bu ayrımcı bir yasa olup, asla kabul edilemez" dedi.
~~Federal Milletvekili ve Saint Josse Belediye Başkanı Emir Kır Göçmen ve Mülteciler bakanı Theo Francken’in getirdiği ‘Yabancı Suçluların sınır dışı edilme yasasını” şiddetle eleştirerek, “Bu ayrımcı bir yasa olup, asla kabul edilemez” dedi.
Belçika gündemine bomba gibi düşen ve Yabancıları endişelendiren yasa ile ilgili olarak Belçika Aydın Haber Genel Yayın Yönetmeni Celil Gündoğdu’ya açıklamalarda bulunan Milletvekili ve Başkan Kır “Getirilen bu yasa yargısız infaz’dır diyerek şu açıklamalarda bulundu.
“Bilindiği gibi Göçmen ve Mülteci Bakanı Theo Francken’in Meclise sunduğu ‘Yabancıların sınır dışı edilme tasarısı” PS, Pvda, Ecolo ve Groen’in karşı çıkmalarına rağmen, MR, CDH, Open VlD, Nv-a ve CDV gibi partilerin desteğiyle yasallaştı.
Yasa Devleti’n ulusal güvenliğini tehdit eden yabancı kökenli suçluların Belçika’dan uzaklaştırılarak, sınır dışı edilmesini içeren bir yasadır. Getirilen bu yasa yabancıları potansiyel suçlu psijkolojisine sokmakla beraber, Bu yasayı bahane edecek olan art niyetliler, bu yasayı suiistimal edebilirler. Bu yasa ayrımcı bir yasadır.
Bu yasadan yetki alan Bakan Francken yarından itibaren ufak tefek adi suç işleyen Yabancıları bile sınır dışı edebilecektir. Bu yasa bunun yolunu açıyor.
Meclis’te bu konu üzerine müzakereler edildi. Söz aldım ve bu yasa’nın kabul edilemez ayrımcı bir yasa olduğunu ve Belçika Adaletine gölge düşürebileceğini vurguladım. Birileri Belçika Devleti ve Güvenliğini tehdit ediyorsa her demokratik ülkede olduğu gibi adalete teslim edersiniz yargılanır, suçu sabit olursa da mahkum edilir ve cezasını çeker.
Suçluların suçlarının tespitini Adalet ve Emniyet yapar. Bu doğal olandır. Kim tehdit unsuru ise mahkum edilir cezalandırılır. Bir insanı hem mahkum edip, hem de sınır dışı ediyorsanız o insanı iki defa cezalandırmış olursunuz. Bu ceza sistemini de yalnız yabancılara uygularsanız buda asla adil olmaz. Bu anlamdaki adalet anlayışı, yabancılarla Belçikalılar arasında adil olmayan bir fark yaratır, bu doğru olmaz.
Çünkü bu tür bir uygulama ayrımcı bir uygulama olup, Dünya’da kabul görmüş olan adil yargılama ve AHİM kararlarıyla çelişir. Belçika Adaleti’ne gölge düşürecek yasalar, Avrupa’nın merkezinde olan Belçika’ya haksızlık olur.
Bu yasa ile Yabancılar ofisinin elini güçlendiriyorsunuz. Bu yasa ile, siz mahkemelerce mahkum edilmeseniz bile Yabancılar Polisi tarafından hemen sınır dışı edilebilirsiniz. Kaçak çalışma, polisle tartışma vesaire gibi adi ve ufak tefek suçlar bile sizi sınır dışı edebilir. Öyle bir an gelir ki sınır dışı edildiğinizi içeren evrakları bile göremezsiniz.
Çünkü bu evrakları bilindiği gibi sadece asayiş ve savcılar kullanabilir. Bunların dışında kimse bu evrakları inceleyemez. Yani sınır dışı edilen birisi neden sınır dışı edildiğini görmeden Belçika’dan uzaklaştırılmış olacaktır. Yabancılar Polisi bu evrakları baz alarak, suçluları sınır dışı edebilir.
Mecliste Muhatap Bakana sordum “Bir insan hakkında sınır dışı kararı alacaksınız. Ancak o insan neden sınır dışı edildiğini bilemeyecek. Bu evrakı göremeyecektir. Bu suç işleyenin hangi kriterle sınır dışı edildiğini bilme hakkı’nı nasıl sağlayacaksınız? Bu nasıl adalet anlayışıdır. Bu adalet değil, tamamıyla bir yargısız infazdır. Maalesef gelinen en son nokta bu ” dedim.
Bakan’a “siz yalancısınız” dedim. “Ben teröristlere, suç işlemişlere yönelik çalışıyorum” dedi. Ben de “Ancak bu yasa yalnız suç işlemişler ve teröristler için değil, ufak tefek adi suçları da içeriyor, itirazım bunadır. Bu yasa suistimale müsaittir. Bunların doğru olduğunu düşünmüyorum “ dedim.
Daha sonra Bakan “Bir yolunu bulacağız. Uzaklaştırılan suçluların suçlarını içeren evrakların görebilmesini sağlayacak ve bu konudaki endişelerinizin giderilmesi için çalışmalarda bulunacağız” dedi.
Ancak bir gerçek var, İstihbaratın evraklarını öyle, böyle göremezsiniz. Yasalar buna izin vermez. Yasal bir çerçevesi vardır. Bu yasayla Belçika’da çok yabancı sınır dışı edilebilinir.
Kabul edilen bu yasanın Belçika’daki onaylanmasına rağmen Sivil Toplum kuruluşlarının da onayını alması gerek. Bu konuda Sendikalar ve Yabancılar üzerine hizmet veren büyük kurum ve kuruluşlar da itirazlarını yüksek bir sesle dile getirmekteler. Bu yasa tekrar gözden geçirilmelidir. Meclis görüşmelerinde bu karar üst kurullara götürülecektir. Bu kararla insanlar yargılanmadan bile sınır dışı edilebilineceklerdir. Yansıması büyük olur.”
Göçmenleri ve Mültecileri koruması gereken Bakan Theo Francken’in yabancıları hedef alan bu yasası, başında bulunduğu kurum ile çelişmekle kalmayıp, Belçika’da adaletini uluslararası adalet kurumlarında sıkıntıya sokabilir. Bakan’ın yabancıları sürekli suç işleyebilirler, devleti tehdit edebilen insanlar olarak göstermesi çok yanlış bir anlayıştır.
Herkesin şunu çok iyi bilmesi gerekir. Yabancıları potansiyel suçlular gibi göstermeye çalışanlar şunu çok iyi bilmelidirler ki, Yabancılar Belçika’ya her anlamda çok büyük katkılarda bulunmaktadırlar. Bu hükümet göreve geldiği günden beri yabancıları karalamayı hedeflemekte. Bu anlayış asla kabul edilemez.
Yargılamada ve adalette Belçikalı ve Yabancı ayrımcılığı çifte standart bir bakış açısı olarak, ülkemizin imajına zarar verir” dedi.
www.belcikaaydinhaber.com