Avrupalı Türkler Kongresi sonuç bildirgesi:

Avrupalı Türkler Kongresi sonuç bildirgesi: Göçmenlerin eşit haklara sahip eşit yurttaşlar oldukları gerçeğinden hareket eden yeni yaklaşımlar üretilmelidir.

Avrupalı Türkler Kongresi sonuç bildirgesi: Göçmenlerin eşit haklara sahip eşit yurttaşlar oldukları gerçeğinden hareket eden yeni yaklaşımlar üretilmelidir. Türk Dernekler Birliği ve Erciyes Üniversitesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen eğitim ve uyum odaklı ‘Uluslararası Avrupalı Türkler Kongresi ‘ Türkiye’den ve Avrupa’dan 100’ün üzerinde bilim insanının katılımıyla gerçekleştirildi. II. Uluslarası Eğitim ve Uyum Bağlamında Avrupalı Türkler Kongresi, T.C. Brüksel Büyükelçisi Fuat Tanlay, T.C Anvers Başkonsolu Ahmet Arda, Erciyes Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Metin Hülagü, Federal Milletvekili Meryem Almacı ve birçok siyasetçinin katıldığı açılış resepsiyonuyla 14 Mayıs’ta Kongre Düzenleme Kurulu Başkanı Yrd. Doç. Dr. İsmail Aydoğan, Türk Dernekler Birliği Başkanı Sedat Kaya, Erciyes Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Metin Hülagü ve T.C. Brüksel Büyükelçisi Fuat Tanlay’ın yaptığı konuşmalarla başlamıştı. Kongrede sunulan bildiriler, yapılan tartışmalar ve dile getirilen öneriler değerlendirilerek şu sonuçlara varıldığı açıklandı: 50 yıllık göç sürecinin ardından günümüzde, Avrupalı Türkler, toplumsal, kültürel, siyasal ve ekonomik olarak bulundukları ülkelerde yerleşik bir konumdadırlar. Avrupalı Türkler yaşadıkları ülkenin toplumsal ve siyasal yapısına uyumsuz olmadıkları gibi, uyum konusunda bütün olumsuzluklara karşı büyük aşamalar kaydetmişlerdir.Misafir işçi olarak görüldükleri ve yaşadıkları ülkeler tarafından ‘geçici’ kabul edilen Avrupalı Türkler için kalıcı ve sistemli uyum politikaları geliştirilememiştir . Uyumun en önemli aracı olan eğitim alanında da çeşitli olumsuzluklar gözlenmektedir. Türkçe’nin ve yaşanılan ülkenin dilinin iyi öğrenilip kullanılamaması, eğitim sisteminde ayrımcılık, Türk öğrencilerin eğitim sürecinin ileri aşamalarına geçmelerinin engellenmesi gibi sorunlar eğitimin uyum işlevini olumsuz etkilemektedir. Avrupalı Türkler yaşadıkları ülkelerin eşit haklara sahip eşit yurttaşları olarak öz kültürlerini de koruyarak uyum içinde yaşamak istemektedir. Bu temelde yeni yaklaşımlara gereksinim vardır . Avrupalı Türklerin yaşadıkları sorunların çözümünde akademik ve bilimsel çalışmaların büyük önemi vardır. Dolayısıyla kongre, sempozyum vb bilimsel etkinliklerin daha yoğun ve etkin bir biçimde düzenlenmesi için özel bir çaba gösterilmelidir. Bu bağlamda bu tür toplumsal ve bilimsel etkinliklerin sonuçlarının kamuoyuyla paylaşılması da büyük öneme sahip bir konudur. Sonuç olarak Avrupalı ve Türk akademisyenler bir araya gelerek görüşlerini ve çalışmalarını paylaşmalı ortaklaşa bir çaba içerisinde çözümler üretmelidirler. Bu tür bilimsel girişimler bütün taraflara yol gösterecektir. Bu amaca ulaşabilmek için Avrupalı akademisyenlerle de daha yoğun ilişkiler içinde bulunmamız ve işbirliği yapmamız gerektiğini düşünüyoruz. Bu açıdan Avrupalı meslektaşlarımıza da önemli bir sorumluluk düştüğü kanısındayız . Avrupalı Türkler bağlamında yaşanılan sorunların çözümü için öncelikle göçmenler, politikacılar, eğitimciler, bilim insanları bir araya gelerek ortaklaşa bir çaba içinde olmalıdırlar. Başarısız olduğu deneyimlenen politikalar terkedilmeli, toplumsal, kültürel, siyasal ve ekonomik alanlarda göçmenlerin eşit haklara sahip eşit yurttaşlar oldukları gerçeğinden hareket eden yeni yaklaşımlar üretilmelidir. binfikir.be