Sayın okurlar, Belçika'da yaşayan Türk toplumunda son zamanlarda garip gelişmeler olmakta. Bakınız Türk toplumu içerisinde Belçika'dan aldığı yardımlarla hizmet veren bazı sivil toplum kuruluşları Türk toplumunun gençlerini Cumhuriyet imajından soyutlayarak Osmanlı imajıyla örgütlenmeye gitmekte.
Sayın okurlar,
Belçika'da yaşayan Türk toplumunda son zamanlarda garip gelişmeler olmakta. Bakınız Türk toplumu içerisinde Belçika'dan aldığı yardımlarla hizmet veren bazı sivil toplum kuruluşları Türk toplumunun gençlerini Cumhuriyet imajından soyutlayarak Osmanlı imajıyla örgütlenmeye gitmekte.
Bu durum cidden rahatsızlık veren durumdur. Özellikle Üniversiteli gençlerin oluşturdukları son oluşumlarda 'Şehzade', 'Tuğra' gibi Osmanlı imajlı isimlerle kurulan yeni dernekler dikkat çekmekte.
Cumhuriyet ve cumhuriyet değerlerini içeren isimlerin gözardı edilerek, bu tür isimler ve logolarla Türk toplumunun imajı farklı yansımalara neden olmakta. Birileri bu gençleri yönlendirirken onları bu tür imajlarla örgütlemeye kalkmalarının amacı nedir?
Amaç Osmanlı özlemi mi, bunu anlamak lazım. Cumhuriyet'ten rahatsız olanların heva ve heveslerini tatmin etme adına Belçika'da yaşayan Türk gençlerine bilinçli bir şekilde Osmanlı duygusunu aşılamanın altına Cumhuriyete karşı bilinçaltının dışa vurumu mu yatmakta?
Cumhuriyet ve çağdaş dünya değerleri ile donatılması gereken gençleri bu şekilde yönlendirmenin altında Osmanlı'nın son dönemlerindeki gibi yeni bir Jön Türk harekatı mı oluşturulmak istenmekte? Neden Türk toplumu Cumhuriyet kimliği ile değil de, Osmanlı kimliği ile tanıtılmaya çalışılıyor.
Flaman ve Valonların gizli rekabet mücadelesinde Türk toplumu Osmanlı makyajıyla Truva atı olarak Brüksel'de güçler dengesinde kullanılmak mı istenmekte? Flaman bölgesinde Türk çatı kuruluşlarının Brüksel'de şubeler açarak, Flaman yardımlarıyla Türk sivil toplum kuruluşlarına sağladıkları destekler siyasi bir tercihin yatırımı mıdır acaba?
Farkına olmadan destekler kanalıyla Türk toplumu taraf konumuna mı getirilmek istenmekte? Bazı grupların cemaatsel anlamda yapılanmalarında bu yardımlar etken olmakta. Bu desteklerle marjinal yapılanmalar güç kazanmakta. Bu gidişle burada yaşayan Türk toplumu zemin kaybedebilir. Yetkililerin bu konularda daha duyarlı hareket ederek, gençlere ve topluma sahip çıkmaları gerekir. Türk toplumu Cumhuriyet değerleriyle tanıtılmalıdır.
Belçika'da yaşayan Türk toplumu kendi değerlerini muhafaza ederek, entegrasyon anlamında elbette çalışmalıdır. Buraya uyum huzura yatırım anlamında önemlidir. Ancak Belçika'nın tanımış olduğu yasal imkanları ve destekleri marjinal düşüncelerin prime çevirerek, kendi toplumuyla çelişir hale getirilmesine itirazımız var.
Kendi değerleriyle yüzleştirilmeyen gençlerin bir gün kendi değerlerine yabancı olabileceği düşünülmelidir. Toplumuna ve değerlerine sahip çıkmayanların toplumuna ve değerlerine başkaları sahip çıkar.
Saygılarımla...