İLHAN SELÇUK YAŞAMINI YİTİRDİ

Cumhuriyet Gazetesi Başyazarı İlhan Selçuk tedavi gördüğü hastanede 85 yaşında hayatını kaybetti.

Selçuk, bir süredir Vehbi Koç Vakfı Amerikan Hastanesi yoğun bakım servisinde tedavi görüyordu.

Selçuk'un vefatıyla ilgili hastaneden açıklama yapılması bekleniyor.

İlhan Selçuk ömrünü adadığı yazın serüveninde Cumhuriyet Gazetesi'yle özdeş bir isim oldu.

45 yıldır haftanın 6 günü, hiç aksatmadan gazetesindeki köşesinden okurlarına bir "pencere" açtı, fikirlerini o pencereden Türkiye'yle paylaştı.

İLHAN SELÇUK KİMDİR?

İlhan Selçuk'un çocukluk yılları, Anadolu'nun çeşitli kentlerinde geçti. Hukuk
eğitim almasına ve bir süre avukatlık yapmasına karşın, önce ağabeyi Turhan Selçuk'la mizah dergisi çıkardı, daha sonra gazeteciliğe başladı. Uzun gazetecilik yaşamında cezaevinde kaldı, işkence gördü. İşte, İlhan Selçuk'un 85 yıllık yaşamından kilometre taşları...

Türkiye Cumhuriyeti'nden iki yaş gençti. Ömrünü adadığı yazın serüveninde Cumhuriyet'le özdeş bir isim oldu. 45 yıldır haftanın 6 günü, hiç aksatmadan gazetesindeki köşesinden okurlarına bir "Pencere" açtı, fikirlerini o pencereden Türkiye'yle paylaştı.

İlhan Selçuk 1925'te Aydın'da doğdu. Çocukluğu subay olan babasının görevi nedeniyle anadolunun çeşitli kentlerinde geçti. İstanbul Hukuk Fakültesi'ni bitirdi, bir süre avukatlık yaptı.

İkinci Dünya Savaşı yıllarında,  ağabeyi Turhan Selçuk'la birlikte 41.5 adlı mizah dergisini çıkardı. Ardından Dolmuş dergisi geldi. Dolmuş, muhalif yaklaşımı ile ses getirdi.

İlhan Selçuk, adı duyulmaya başlandığı bir sırada askere gitti. Askerdeyken 27 Mayıs darbesi oldu.

Terhis olup, İstanbul'a döndüğünde ne iş yapacağına karar vermişti. Gazeteci olacaktı... Gazetecilik, ona uzun ve zorlu bir mücadelenin kapısını açtı. İlk işyeri Akşam gazetesiydi. Oradan Tanin, ardından da sol eğilimli Vatan gazetesine geçti.

Tanınmaya başladığı dönemde, Nadir Nadi'nin teklifini kabul etti ve sonradan ismiyle özdeşleşecek Cumhuriyet gazetesine yazar oldu. Bu dönemde Doğan Avcıoğlu'nun Yön dergisinde de yazıları yayınlanıyordu.

Çok partili rejime karşı tereddütü vardı

Yön dergisi kapatıldı, Doğan Avcıoğlu Devrim dergisini çıkardı. İlhan Selçuk, Devrim dergisinde yazmayı sürdürdü. Yazılarında Cumhuriyet devriminin savunuculuğunu yapıyor, çok partili rejime karşı tereddütlü  bir yaklaşım sergiliyordu.

12 Mart muhtırası verildiğinde, İlhan Selçuk Devrim dergisinden ayrılalı çok olmuştu. Ancak ama hedef olmaktan kurtulamadı. İhtilalle yönetime el koymak isteyen cuntanın içinde yer aldığı gerekçesiyle tutuklandı. Erenköy'de dönemin ünlü
işkence karargahı Ziverbey Köşkü'ne götürüldü. Sol hareketin simge isimleri İlhami Soysal ve Doğan Avcıoğlu da köşkteydi.

Ziverbey Köşkü'nde işkence gördü

Ziverbey Köşkü'nde
işkence gördü. İşkence altında olduğunu, 'akrostiş yöntemi'ni kullanarak  ifadesinin içine gizlice yazdı. Daha sonra yaşadıklarından yola çıkarak köşkün adını taşıyan bir kitap kaleme aldı. Ziverbey Köşkü'ndeki işkenceleri ilk kez detaylarıyla anlattı.:

"Gözlerim bağlı olduğundan hiçbir şey görmüyordum. Ayak bileklerime bir alet geçirilmişti. Bir manivelanın ya da vidanın sıkıştırıldığını duyumsuyordum. Öyle bir an geldi ki, bacaklarımı kıpırdatamaz oldum. Bir yağ mı sıvı mı sürüyorlardı tabanlarıma sonra sopa inip kalkmaya başladı. Kendimi acıya katlanabilir sanırdım. Ancak falakanın verdiği acı hiçbir acıyla kıyaslanamaz. Olayın bir de ruhsal yanı var ki, bedensel acının üstüne biniyor. Kendini aşağılanmış olarak görüyorsun."

Mahkemedeki savunması sırasında akrostiş yöntemini açıkladı ve ifadesinin
işkence altında alındığını kanıtlamış oldu. Sonunda beraat etti.