Sayın okurlar, BaÅlıÄı okuyunca elbette ÅaÅırdınız deÄil mi? Neden Ermeni Lobisi tebrik ediliyor? diye garipseyerek, hatta sinirlenerek dudak büktünüz. Bunlar normal ve rutin tepkiler olarak doÄal tabiiki. Ancak, son zamanlarda Avrupa genelinde b
Sayın okurlar, BaÅlıÄı okuyunca elbette ÅaÅırdınız deÄil mi? Neden Ermeni Lobisi tebrik ediliyor? diye garipseyerek, hatta sinirlenerek dudak büktünüz. Bunlar normal ve rutin tepkiler olarak doÄal tabiiki. Ancak, son zamanlarda Avrupa genelinde bir avuç Ermeni'nin güçlü lobilerinden dolayı istesek de istemesek de onları tebrik etmenin(!) gayretimizi kamçılama acısıyla söylediÄimizi bir kısmınız hemen anlamıÅtır umarım. Bakınız Avrupa'da yaÅayan Türk toplumu 6 milyon civarında. Bunun 500 bini Hollanda 170 bini Belçika'da yaÅamakta. Hollanda ve Belçika'da yaÅayan Ermeni sayısı her iki ülke için 20 bini bile bulmamakta. Nufus oranına baktıÄımızda Hollanda ve Belçika'da yaÅayan Ermeniler Türk toplumunun 10/1 i kadar yoklar. Ancak, bireysel ve diaspora olarak düzenli, bilinçli ve birlik içerisindeki hareketleriyle tarihi bir yalan olan 'Sözde Ermeni Soykırım'ı' Hollanda ve Belçika'da gündemlerinin baÅına oturtmaktalar. Parlamentolara verdirdikleri önergelerle bu tasarıların kabul edilmesini ve 'Ermeni Soykırım'ı inkar edenlerin cezalandırılması' yönündeki yasaları çıkarmak için var güçleriyle çalıÅmaktalar. Ermeni diasporasının bu baskıları ve etkileri öyle güçlü ki, Hollanda ve Belçika'daki Partilere etki edebilecek onların adaylarını tesbitinde 'Ermeni Soykırımı vardır' diye adaylara tahütname ve sözlü savunma aldırabilecek kadar ileri gitmiÅlerdir. Ermenilerin bu parlamento ve partilere yönelik baskıları hiç bir zaman Hollanda veya Belçika'nın içiÅlerine müdahale olarak da algılanmıyor. En son Hollanda CDA partisinden milletvekilliÄine aday olan Osman Elmacı ve Ayhan Tonca'nın adaylıklarına müdahale ederek bunları inkarcı ilan ettiler. CDA Partisine baskı yaparak bunların inkarcı olmadıklarına dair belge ve söz alınması yönünde baskı kurdular. Ãnceleri bu konu ile ilgili baskıları inkar eden her iki Türk adayın kapalı kapılar ardında milletvekilliklerinin onaylanması için 'Sözde Ermeni Soykırım'ı kabul ettirdiklerine dair imzalar alındıÄı Hollanda basınına bomba gibi düÅtü. Ermeniler her iki adaya önce kendi söylemlerini partileri kanalıyla kabul ettirmiÅ, daha sonra da basına sızdırdıkları bilgilerle Türk adaylar 'Ermeni Soykırım'ını tanıdılar" diye propaganda yaptılar. Ancak Her iki Türk adayın böyle bir kararı imzaladıkları kendi halkından sır gibi saklıyordu. Hollanda'da yaÅayan Türk toplumu tabi doÄruysa bu iki adayın bu davranıÅını hainlikle itham ettiler. Kendi geçmiÅini katil ilan eden bir kiÅinin Türk toplumundan oy istemesi de son derece tepkilere neden oldu. Adaylar her ne kadar böyle bir Åey imzalamadıklarını söyledilerse de Hollanda Nova Televizyonu ve basını belgelerle her iki Türk adayın Ermeni iddialarını onayladıklarını yazdılar, yayınladılar. Aynı Ermeni Diasporası bu kez Belçika'da sahne alarak Türk adaylarını köÅeye sıkıÅtırmanın hesabını yaptılar. Türk siyasilerini peÅinen 'Ermeni Soykırımını' kabul etmeleri aksi takdirde inkarcı ilan edilecekleri noktasında baskı altına almaya çalıÅtılar. Bu meyanda Saint Josse MR adayı Derya Bulduk'u baskı altına alarak partisi kanalıyla istifaya zorladılar. Tüm bu geliÅmeler az sayıdaki Ermenilerin lobileriyle Hollanda ve Belçika siyasetine ne kadar etkin olduklarını gösteriyor. Bu organizeli çalıÅmalarından dolayı iÅte Ermeni Lobisini tebrik ediyorum.(!) Az sayıyla çok iÅ yapan, ancak, çok sayıyla bir iÅ yapamayan Türk Lobisi'nin duyarsızlıÄı ve pasifliÄi ise beni kahrediyor. Belçika'daki bazı siyasilerinde 'Sözde Ermeni Soykırım'ının' tanınması konusunda partilerince baskı altına alındıkları için mi bu konuda suspus olduklarını hep düÅündüm. Acaba bunlarada mı? Hollanda'daki gibi belge imzalatıldı diye düÅünmeye baÅladım. İnÅallah buradaki Ermeni Lobisi bu kadar ileri gitmemiÅtir. Unutmayalım ki Ermeni Lobisi'nin takdik ve planları merkezi olduÄu için her tarafta aynı takdiÄi uygulamaktalar. Ancak, Belçika'da durum düÅündüÄümüz gibi deÄil inÅallah. Bizim de siyasilere partilerince inÅalah belge imzalatmamıÅlardır. Hollanda'daki siyasilerin kendi Åahsiyetleri için geçmiÅini red eden bir karara imza atmaları aslında kendi elleriyle toplumlarından kendilerini uzaklaÅtırmıÅ oldular. Ermenilerin amacı bu tür baskılarla Türk kökenli Avrupalıları parlamentolardan uzak tutmaktır. Ancak bizim siyasilerimiz bu ayak oyunlarına gelmemeli. Kendi toplumunun toplumsal deÄerlerini inkar deÄil tarihi gerçeklerle ve bilimsel çalıÅmalarla siyasilerimiz kendilerini ortaya koymalılar. Avrupalı bir siyasetçinin siyasi ilkesinin önceliÄi 'Sözde Ermeni Soykırımı'nı' tanımak deÄildir. Türk toplumunun Lobisel bilincinin artırılması ve toplumun duygularına tercüman olması gerekir. Toplumumuz tüm siviltoplum kuruluÅları ile bu lobisel çalıÅmayı yapmalılar. Aksi takdirde kendimizi kendimize inkar ettirerek, bizi toplumsal intihara sürüklerler. O zaman hepimiz için çok geç olur. Unutmayalım ki geçmiÅini unutan geleceÄini bulamaz... BarıÅ dolu yarınlarda buluÅmak dileÄiyle...