Yusuf Cinal ile 2006 yılı değerlendirmesi ve 2007 yılına bakış 1985 yılından beri Brükselâde yaşayan ve eğitimci-gazeteci-yazar Yusuf Cinal Belçika Haberâe çarpıcı açıklamalarda bul
Yusuf Cinal ile 2006 yılı değerlendirmesi ve 2007 yılına bakış 1985 yılından beri Brükselâde yaşayan ve eğitimci-gazeteci-yazar Yusuf Cinal Belçika Haberâe çarpıcı açıklamalarda bulunarak, son günlerin konularına açıklık getirdi. Yusuf Cinal kimdir? 1953 yılında Sakarya ilinin Akyazı ilçesinde doğdu. İlk ve orta, Lise tahsilini ilçesinde yaptı. Yüksekokulu Uludağ Ãniversitesi Eğitim Fakültesi, Eğitim Enstitüsü Türkçe Bölümünde tamamladı. Bir süre Türkçe ve Edebiyat öğretmenliği yapan Cinal, Lise yöneticiliklerinde bulunduktan sonra, medyaâya transfer oldu. GAZETECİLİK ÃYKÃSà Lise yıllarında Akyazı Kaymakamı Ahmet Karabilginâin yardım ve direktifleri ile ilçede âAkyazıânın Sesiâ gazetesini yayın hayatına soktu. İl yerel gazetelerinden âYeni Sakaryaâve âAda Olayâ gazetelerinde haber ve yazıları yer aldı. Bu zaman dilimi içinde âTercümanâ, âTRTâ, âAnadolu Ajansıâ temsilciliklerinde bulundu. Sakaryaâda ilk ofset gazete âSakarya Gazetesiânin kurucu sorumlu müdürlük görevini üstlendi. 1985 yılında Belçikaâya gelen Cinal, âTercümanâ, âSabahâ gazetelerinde çalıştı. Halen âHürriyet Gazetesiâ muhabirliği görevini sürdüren Cinal, Belçikaâda âHasretâ, âÃark Europeâ ve âBeltürkâ gazetelerini yayına hazırladı. Belçikaâda ilk sanal gazete olan âwww.bel-turk.comâ ve âwww.belturk.beâ sanal gazetelerini hazırlayıp yönetti. Şu sıralar âYeniHaberâ gazetesiyle, sanal ortamda âwww.yenihaber.beâ internet gazetesini yayına hazırlamakta olan Cinal, kendi yarattığı gazetecilik misyonunu sürdürme çalışmalarını yürütüyor. BELÃİKAâYA BAKIŞ âBelçikaâdaki Türkler son derece aktif faaliyetler içinde bulunuyor. İşadamlarımızın sayısının artması, sosyal, kültürel faaliyetlerin çoğalması, toplumun bir çok konuda duyarlı bulunması, siyasi alandaki çıkışların sürmesi toplumumuz hakkında genel bir bilgi vermektedir. Artık Belçika Türklerinin kendi siyasi liderleri, önderleri, temsilcileri, dernek yöneticileri yani sivil toplum önderleri var. Belçikaâdaki Türklerin birinci ve ortak dili âTürkçeâdir. Bunun anlamı son derece önemli ve büyüktür. İkinci dil Fransızca ve Flamancaâdır, yeni nesil artık çok dilli, çok kültürlü bir ortamda yetişmektedirler. Bu durumu iyi anlamak ve okumak gerekir. SIKINTILAR ÃOK 1963âlü yıllarda ilk olarak, Liege, Beringen ve Charleroiâya gelen Türklerin sayısı bugün 150 bine ulaştı. Artık Belçikaâda Türkçe konuşarak, günlük işlerinizi halledebilirsiniz. Zira; bakkalımız, kasabımız, kahvemiz, camimiz, fırınımız, turizim şirketlerimiz, gazetelerimiz, radyolarımız var. Ama, buna rağmen sıkıntılarımızda var. Bu konuda sivil toplum örgütlerine büyük görevler düşüyor. Toplumumuzun sosyal, kültürel olgusunun artırılması için herkes, elele vermeli ve birşeyler yapmalıdır. Bu konuda ahkam kesme yerine somut örneklerle çalışmalara katkıda bulunmak gerekir. Maalesef insanımızın iyi niyetini istismar edenler piyasalarda itibar görüyor. Bu durum üzüntü verici mahiyettedir. Belçika Türkleriânin en büyük sorunu şirketlere kaptırılan milyonlarca paranın geri döndürülememesidir. Ayrıca, eğitim ve sivilizasyon konularında da Belçika Türkleri istenilen seviyeyi yakalıyamadı. Bu konuda verilecek en güzel örnek Ãniversiteli öğrenci sayımızın azlığıdır. Artık insanımız mutlaka eğitime yatırım yapmalıdır. Diğer bir sıkıntıda KISKANÃLIK, HİZİPÃİLİK, BÃLGECİLİK, konularında yaşanıyor. Bir Avrupa ülkesinde yaşadığımız gerçeğinden hareketle bu çağdışı kafa yapısı anlayışını bırakmalıyız. Zira; geldiğimiz yerler önemini yitirdi. Birlikte yaşadığımız ülke gerçeklerinden hareket ederek, yeni birliktelikler, dostluklar, arkadaşlıklar kurmalı ve hoşgörülü toleranslı davranmalıyız. MEDYA İLİŞKİLERİ Belçikaâda ulusal gazetelerin, televizyonların temsilcileri var. Haklı olarak bu temsilciler daha ziyade Avrupa Birliği, Nato, Avrupa Parlamentosu çalışmalarını izledikleri gibi, AB-Türkiye ilişkilerini haber konusu yapmaktadırlar. Yerel manada bazı gazetelerin temsilcileri halkın nabzını tutmaya çalışmaktadır. Bu çalışmalar, yeterli değildir. Belçika Türkleri kendi yerel medyasını oluşturmalıdır. Bu manada âBeltürkâ, âBinfikirâ ve Brükselâden yayın yapan radyolar iyi birer örnek teşkil etmişlerdir. Şimdi medya alanında yatırım yapacaklar bu örneklerden yola çıkarak, farklı çalışmalarda bulunabilirler. Yerel medya ya halk ve işadamı desteği bu günkü anlamda yeterli değildir. Hala bölgeci, hizipçi zihniyetin esiri olanlar var. Ama, medya toplum için çok gerekli ve elzemdir. Bu konuda gerçek manada yerel medyaânın oluşturulması için çalışmalar yapılmalı ve desteklenmelidir. MEDYATİK BULUŞMA Son olarak Brükselâde medya buluşması adına biraraya gelinmesi önemli bir mesaj niteliği taşımaktadır. Ancak, elma ve armutları karıştırmamak gerekir. Zira; âGazetecilikâ bir meslek dalıdır. âHobiciâlik ile âGazeteciâliği karıştırmamak gerekir. Dünya standartlarında gazeteciliğin tarifi bellidir. Kimse kendi kendine bir gazeteci tarifi ortaya koyamaz. Kaldı ki, dünyada gazetecilerin haklarını koruyan, gözeten, savunan mesleki örgütler vardır. Bir site kurmakla gazeteci olunsaydı, dünyada ki milyonlarca sitelerin sahiplerinden oluşan bir gazeteci ordusu olurdu. Mesela, blog siteleri içinde 12 yaşındaki bir Türk çocuğunun kurup yönettiği site en iyi web sitesi oldu. Bu genç arkadaşımızı kimse gazeteci olarak algılayamaz, bize sunamaz ve gazeteci diye dayatamaz. Bu manada bu mesleğe farklı bir anlayışla katkı yapanlar söz konusudur. Mesela; Belçikaâda işsizlik yardımı alan, emekli olan, farklı bir mesleği icra eden arkadaşların bilgilenme ve haberdar etme anlamındaki çabaları takdire değerdir. Ama bu çalışmaları yapanları, baştada söylediğim gibi gazeteci olarak lanse edemeyiz. ANLAMLI MİRAS Belçikaâdaki Türkler, ilk zamanlara göre çok şanslılar, zira artık her evde bir yabancı dil bilen var. Dolayısıyla, Türkçe yayınlar diğer yayınlar ilgi ile izleniyor. Burada en büyük sıkıntı halkımızın gazete, kitap, dergi satınalma ve okuma kültürünün geliştirilmemiş ve yerleştirilmemiş olması sözkonusudur. Bunu farklı yöntemlerle aşmaya çalışmak, okumayı özendirmek, gazete satınalmayı teşvik etmek herkesin görevidir. Bu olguya büyük hizmetler verdik, vermeye de devam edeceğiz. Bizim anlayışımız, bireyci değildir. Ãyle olsaydı bilgiyi, beceriyi kimseyle paylaşmazdık. Bu gün Beltürk ortamında 6 bin adet fotoğraf, 4 bini aşkın haber ve yazıyı miras bıraktık. Ortadaki eser, tıklandığında görülebilecek durumdadır. Ãnemli olan bu hazinenin farkında olunması ve bundan yararlanılmasıdır. YENİ SAYFA AÃTIK? âYeni sayfa açtık, yeni misyon üstlendikâ demekle iş bitmiyor. Site kurmakla da bir yere varılamaz, biz iki dilliyiz diye de hava basmanın alemi yok. Okuyucu sunulan habere, yoruma ve bu haber ve yorumların içerdiği mesaja bakar. Gazetecilik, âherşeyi yazarız ha!â demekde değildir. Gazetecilik, sorumluluk ve ilkeler içeren bir meslek dalıdır. Genç arkadaşlarımızın bu noktalara iyi dikkat etmeleri gerekir. Ve kısır döngülerden, kısır çekişmelerden kaçınmalıdırlar. Bu tür çabalar toplumumuza, insanımıza zarar verir. Gazetecilik, toplum menfaatlerini önde tutar, kişi menfaatleri, toplum menfaatlerinin önüne hiç bir şekilde geçemez. Bu manada gazetecilik âbi taraf değil, taraf olmaktırâ. Yani doğruluk, güven gazetecinin önde gelen silahlarıdır. Biz bu anlayışta çalışmalarımızı sürdürdük. Birilerinin menfaatleri noktasında eleştirildik. Bu durum bizi üzmez. Zira; âGazeteciânin dostu olmazâ anlayışı bizlerde egemendir. Ãünkü; menfaatine dokunduğunuz insanın sizi sevmesi ve anlaması mümkün değildir. Misyonumuz âYeniHaberâ gazetesi ile olduğu kadar, âwww.yenihaber.beâ sitesiyle devam ediyor. Bize ulaşmak isteyenler, âyusuf.cinal@chello.beâ email adresinden ulaşabilirler. Şimdiden okuyucularımın yeni yıllarını ve mübarek Kurban bayramlarını tebrik eder, esenlikler dilerimâ dedi.