~~AB: ABD, İran'a yaptırımları geri getirebilecek bir ülke değil

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Borrell, "ABD, BM kararında öngörüldüğü şekilde yaptırımları geri getirme amacı güden JCPOA katılımcısı bir ülke olarak düşünülemez."

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Borrell, "ABD, BM kararında öngörüldüğü şekilde yaptırımları geri getirme amacı güden JCPOA katılımcısı bir ülke olarak düşünülemez."

~~Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, ABD'nin İran ile yapılan nükleer anlaşmadan çekildiği için İran'a yaptırımları geri getirebilecek bir ülke olarak görülemeyeceğini belirtti.

~~Borrell, İran ile BMGK'nin 5 daimi üyesi, Almanya ve AB arasında imzalanan ve "nükleer anlaşma" olarak bilinen Kapsamlı Ortak Eylem Planı'ndan (JCPOA) 2018'de ayrılan ABD'nin, İran'a yönelik yaptırımları geri getirebilecek mekanizmayı kullanacağı konusunda Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine (BMGK) resmi bildirimde bulunması hakkında yazılı açıklama yaptı.

İran'a yaptırımları geri getirme mekanizması (snapback) hakkında ABD yönetiminin yaptığı açıklamayı "not ettiğini" kaydeden Borrell, "Daha önce defalarca hatırlattığım gibi ABD, Kapsamlı Ortak Eylem Planı'na (JCPOA) katılımını 8 Mayıs 2018'de başkanlık genelgesiyle tek taraflı olarak durdurmuş, sonrasında JCPOA ile ilgili faaliyetlere katılmamıştı. Bu nedenle ABD, BM kararında öngörüldüğü şekilde yaptırımları geri getirme amacı güden JCPOA katılımcısı bir ülke olarak düşünülemez." ifadesini kullandı.

İran ile nükleer anlaşmanın ortak komisyonunun koordinatörü de olan Borrell, şunları belirtti:

"JCPOA'nın herkes tarafından korunması ve tam olarak uygulanmasını sağlamak için mümkün olan her şeyi yapmaya devam edeceğim. JCPOA, bölgesel güvenliğe katkı sağlayarak küresel silahsızlanma mimarisinin ana ayaklarından biri olmaya devam etmektedir."

~~Nükleer anlaşma

P5+1 ülkeleri olarak bilinen Çin, Fransa, Rusya, İngiltere, ABD ile Almanya'nın yanı sıra Avrupa Birliği (AB), İran ile 2015'te Tahran'ın nükleer faaliyetlerinin düzenlendiği ve denetim altına alındığı bir anlaşma imzalamıştı. Ancak ABD Başkanı Donald Trump'ın göreve gelmesinin ardından Washington anlaşmadan tek taraflı çekilerek, İran'a yeniden yaptırım uygulamaya başlamıştı.

Anlaşmanın diğer taraflarından Washington'u durdurmasını isteyen ancak bunda başarılı olamayan İran, Temmuz 2019'da nükleer anlaşmanın bazı maddelerini, 5 Ocak'ta da anlaşmadan kaynaklanan tüm taahhütleri askıya aldığını açıklamıştı. Tahran yönetimi, yaptırımların kalkması ve menfaatlerin temin edilmesi halinde yeniden anlaşmaya dönmeye hazır olduğunu ifade etmişti.

ABD, İran'a yönelik BM yaptırımlarını geri getirmek istiyor

BMGK'nin İran'a 13 yıldır uyguladığı ve 18 Ekim'de sona erecek silah ambargosunu yenileme çabası geçen hafta başarısızlıkla sonuçlanan ABD, İran'ın nükleer anlaşma kapsamındaki taahhütlerini askıya almasını gerekçe göstererek, konseyin 2231 sayılı kararı ile kaldırılan tüm yaptırımların tekrar uygulanmasına imkan tanıyan mekanizmayı hayata geçireceği tehdidinde bulunmuştu.

İran ile birlikte anlaşmanın taraflarından Rusya ve Çin ise ABD'nin İran ile yapılan nükleer anlaşmadan 2018'de çekildiğini ve anlaşmaya taraf olmayan bir ülkenin yaptırımların yeniden devreye sokulmasına olanak veren mekanizmayı hayata geçiremeyeceğini belirtiyor.

Washington tarafından BMGK'ye sunulan ve cuma günü oylanan İran'a yönelik silah ambargosunun uzatılmasını öngören tasarı kabul edilmemişti. Tasarıya, BMGK üyesi 15 ülkeden yalnızca ABD ile Dominik Cumhuriyeti kabul oyu vermişti.

ABD Başkanı Donald Trump, dün Beyaz Saray'da yaptığı basın toplantısında, İran'a yönelik yaptırımlarını geri getirebilecek mekanizmayı kullanacakları konusunda BMGK'nin bilgilendirilmesi için Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'ya talimat verdiğini açıklamıştı.