GAZETECİ-YAZAR FİKRET AYDEMİR YENİ KİTABINI 'HOTEL DE VILLE'DE TANITIP İMZALAYACAK

Gazeteci Fikret Aydemir'in ilk kitabı "Hayata Dair Bikaç Satır" İnkılap Yayınları'ndan çıktı. 12 Ekim'de kitabını tanıtıp ve imzalayacak olan Aydemir: "Yaşadığım ülke olan Belçika'da da bir tanıtım ve imza günü yapmayı düşündük. Brüksel'de 12 Ekim, Cuma günü saat 18'de bir imza günümüz olacak. Mekan olarak da başkent Brüksel'in en önemli mekanlarından bir olan Grand Place'daki tarihi Büyükşehir Belediye binasını bize açtılar. Başta Brüksel Büyükşehir Belediye Başkanı Philippe Close ve Brüksel Milletvekili Şevket Temiz olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ederim."

Gazeteci Fikret Aydemir'in ilk kitabı “Hayata Dair Bikaç Satır” İnkılap Yayınları'ndan çıktı.

Gazeteci Fikret Aydemir'in ilk kitabı “Hayata Dair Bikaç Satır” İnkılap Yayınları'ndan çıktı. 12 Ekim'de kitabını tanıtıp ve imzalayacak olan Aydemir:

"Yaşadığım ülke olan Belçika'da da bir tanıtım ve imza günü yapmayı düşündük. Brüksel'de 12 Ekim, Cuma günü saat 18'de bir imza günümüz olacak. Mekan olarak da başkent Brüksel'in en önemli mekanlarından bir olan Grand Place'daki tarihi Büyükşehir Belediye binasını bize açtılar. Başta Brüksel Büyükşehir Belediye Başkanı Philippe Close ve Brüksel Milletvekili Şevket Temiz olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ederim"

1995 yılından beri Türkiye'nin önde gelen gazetelerinin Brüksel muhabirliğini yapan Fikret Aydemir'in ilk kitabı Türkiye'nin en köklü yayınevlerinden biri olan İnkılap Yayınları tarafından yayınlandı.

Fikret Aydemir'in “Hayata Dair Bikaç Satır” adını verdiği 425 sayfalık deneme kitabında, genelde Avrupa'da ama özelde Belçika'da yaşayan herkes kendini veya kendinden bir parça bulacak. “Hayata Dair Birkaç Satır” kitabının yazarı Fikret Aydemir ile yeni çıkan kitabına dair konuştuk...

- Brüksel'de yaklaşık 25 yıldır gazetecilik yapıyorsunuz. Kitap fikri nereden çıktı?
Hayata hep “söz uçar yazı kalır” inancıyla baktım. Bu nedenle de hep yazdım. Bir süre sonra yazdıklarımın Milliyet, Sabah, Akşam, Kuzey gibi gazetelerde farklı farklı yerlerde biriktiğini gördüm. Aslında bunları bir araya toplamak istedim. Muhabirlik, temsilcilik, köşe yazarlığı ve yayın yönetmenliği yaptığım gazetelerde yayınlanan veya yayınlanmayan makalelerimden oluşan bir “toplu eserler” diyebileceğimiz kitap ortaya çıktı.

İngiliz Edebiyatı Profesörü olan Mina Urgan gibi düşünüyorum; günlük de olsa hiç kimse okumasa da herkes yazmalı, bu bizim insanlık görevimiz. İnsanlık tarihini değiştiren yazının icadından beri insanlar yazıyor. Biz de yazmalıyız.

- “Hayata Dair Bikaç Satır” ismini verirken neyi amaçladınız?
Kitabımda makalelerimi üç bölüme ayırdım. Birinci bölümde (hayattan...) insan hayatına ilişkin konulara, ikinci bölümde (ülkeden...) yaşadığımız ülke olan Belçika'daki gelişmelere ilişkin konulara ve üçüncü bölümde (Avrupa Birliği'nden...) AB ile Türkiye ilişkin konulara yer verdik.

Aslında her üç konu da tamamen hayata dair... Olaylar toplumsal olsa da bireysel oalrak fena halde hayatlarımızı etkiliyor bire bir.  Özellikle “ülkeden...” bölümünde Belçika'da yaşayan sanırım herkes kendi veya yakının ismi ile karşılaşacak.

- İnkılap Yayınları 91 yıllık bir kitapevi. Sizin kitabınız da İnkılap Yayınlarından çıktı. Kitabınızın köklü bir kitapevinden çıkmasını nasıl başardınız?
Burada bir yazarlık ajansı olan Bavul Ajans'ın sahibi sevgili dostum Sayım Çınar'ın hakkını da teslim etmemiz gerekir. Sayım, kitabımın taslağını okuduktan sonra ilk görüştüğü yayınevi İnkılap oldu. Okuduktan sonra İnkılap Yayınları yazı işleri de kitabımı okuduktan sonra yayınlamayı kabul ettiler.

 “Yazarlık ajansı” Türkiye'de henüz çok oturmamış bir kavram.  Ama yazarların haklarının korunması için yazarlık ajansının çok önemli olduğunu düşünüyorum. Sanatçılar ve yazarlar için telif hakları son derece hayati. Bu hakların savunulması ve elde edilmesi de bireysel değil örgütlü mücadeleden geçer.

- Türkiye, Türk toplumu hem gazete hem de kitabı yeterince okumuyor maalesef. Sen hem gazetecilik yapıyorsun hem de kitap yazıyorsun...
Büyük şair Nazım Hikmet bir şiirinde der ki: Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da / hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil... / Seversin dünyayı doludizgin ama o bunun farkında değildir / ayrılmak istemezsin dünyadan ama o senden ayrılacak/ yani sen elmayı seviyorsun diye elmanın da seni sevmesi şart mı? Benim kamu spotu gibi bir görevim yok ki: “Gençler mutlaka okuyun, okutun” diyeyim. Ben üzerime düşen görevi yapıyorum. Yazıyorum. Umarım Türk insanı da üzerine düşen görevi yapar. Okur.

- Kitabınızın Belçika'daki tanıtımını da önemli bir mekanda yapacaksınız sanırım...
Evet, “Hayata Dair Bikaç Satır” Türkiye'de Eylül başında çıktı. Bütün kitapçılarda bulabilirsiniz. Ayrıca İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa kitap fuarlarında da birer imza günü düzenlenecek.

Yaşadığım ülke olan Belçika'da da bir tanıtım ve imza günü yapmayı düşündük. Brüksel'de 12 Ekim, Cuma günü saat 18'de bir imza günümüz olacak. Mekan olarak da başkent Brüksel'in en önemli mekanlarından bir olan Grand Place'daki tarihi Büyükşehir Belediye binasını bize açtılar. Başta Brüksel Büyükşehir Belediye Başkanı Philippe Close ve Brüksel Milletvekili Şevket Temiz olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ederim.

Dünya klasiklerine başyapıtlar kazandırmış olan Fransız yazar Victor Hugo'nun ve düşünceleri ile insanlık tarihini etkileyen filozof Karl Marx'ın da bir dönem yaşadıkları Grand Place meydanında kitabımın tanıtımının yapılacak olması beni onurlandırdı.